Final okulları Darıca’da

Final; 5 bin metrekare kapalı alanı, bin metrekareye yakın bahçesi, güvenliği ve hijyenik yemekhanesiyle, teknoloji kullanımlı derslikleriyle yöreye çok iddialı hizmetler vaat ediyor.Görüşlerine başvurduğumuz okulun yönetim temsilcisi Vesim Güneş, özetle şunları anlattı: “Okullarımız Türkiye’de birer yıldız gibi ışıldayan kurumlardır. Herhangi bir ideolojik yapıya sahip olmayan, ciddi yönetimlerle idare edilen ve denetlenen kurumlardır.

İnsan hayatındaki en önemli eğitim en erken dönemdeki ana kucağı, okul öncesi ve ilkokuldur. Ana kucağı, aile içinde geçen ve sadece ailenin kontrolündeki bir süreçtir. Okullar, okul öncesiyle devreye girmeye başlar. Bu yüzden Final yönetimi, okul öncesi ve ilkokula öğretmen seçimini iki aşamalı olarak gerçekleştirmektedir.

SARRAF TİTİZLİĞİ GÖSTERİYORUZ

İlk seçme eleme, genel merkezimizde yapılır, ikinci seçim ise okul yönetimi tarafından yapılır. Branş öğretmenleri ise okulun deneyimli yöneticileri tarafından titizlikle araştırılır, dersi dinlenir ve sonra işe uygunluğuna karar verildiği takdirde okulumuz bünyesine alınırlar. İşe alım sürecinde konu öğretmen olunca asla taraf tutmayız, yeterliliğe önem veririz. Öğretmen alımına gösterdiğimiz hassasiyet, çocuklarımızın geleceğini düşündüğümüzden, velilere verdiğimiz taahhütten kaynaklanmaktadır. Hem öğretmen seçiminde, hem de çocukların eğitiminde sarraf titizliği gösteririz.

ÖZGÜR, YENİLİKLERE AÇIK BİR NESİL

Çocuklarını bize emanet eden ailelere derim ki; onlar evet, sizin çocuklarınız ama ülkemizin de geleceği, bizim geleceğimizdir. Özgür, yeniliklere açık, kendini ifade edebilen, yalandan riyadan uzak, dilini ve kültürünü seven ama başka dil ve kültürlere de saygılı bir nesil yetiştirmek iddiasındayız. Final’in 1980’den beri çizgisi buydu, bundan sonra da böyle olmaya devam edecektir. Gerek çalışanlar, gerekse öğrenim görenler kendilerini okullarımızda evleri kadar, belki daha fazla güvende hissederler.

Çocuklarımızın içindeki sanatsal, sosyal ve bilimsel yetenekleri ortaya çıkarmak için onları gerek grup, gerekse bireysel olarak takibe alarak meyilli oldukları yeteneklere doğru yönlendiririz. Ülkemizin eğitime olan ihtiyacı ekmek kadar, su kadar önemlidir. Kötülükleri azaltmanın, güzellikleri çoğaltmanın yolu eğitimden geçer.

Bizler bu duygularla dünyanın en zor ve peygamber mesleği olan öğretmenliği, eğitimi kendimize meslek edindik. Bu mesleğin en gurur verici yanının 35 yıllık tecrübemize dayanarak söylemek gerekirse, kişinin çocukluktan meslek sahibi olup, ülkemize ne kadar yararlı bireyler olduğunu görmektir.”