Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde üstlendikleri görevlerle güvenlik güçleri ve sivilleri hedef alan darbeciler, yargılandıkları mahkemelerce ağır hapis cezalarına çarptırıldı. darbe girişiminden önce 13 Temmuz 2016'da 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında düzenlenen darbe planlama toplantısında, eski 47. Alay Komutanı Kurmay Albay Sadık Cebeci, eski Albay Zeki Demir'i İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının işgali için görevlendirdi.
Demir, belediyenin krokisi üzerinden kimin işgal eylemi sırasında nerede duracağı ve hangi görevi yapacağını tek tek belirledi.
Darbe girişimi sırasında emir komutasındaki askerlerle 47. Motorlu Piyade Alay Komutanlığından hareket ederek İstanbul Büyükşehir Belediyesini ele geçirmeye giden Demir, emrindeki askerlere burada toplanan vatandaşlara ateş etme emri verdi.
Darbeci askerlerin, vatandaşların ayaklarına doğru ateş etmeye başladığını görmesi üzerine "Yere doğru değil, üzerlerine ateş edin." emri veren Demir, askerlere hedef gözeterek ateş ettirdi.
Bu emir üzerine darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu o gece belediye önünde Prof. Dr. İlhan Varank, Adil Büyükcengiz, Tahsin Gerekli, Ahmet Kara, Erkan Pala, Tolga Ecebalın, Haki Aras, İbrahim Yılmaz, Yunus Emre Ezer, Metin Arslan, Murat Kocatürk, Ömer Cankatar, Ramazan Sarıkaya ve Şuayıp Seferoğlu şehit olurken, 182 vatandaş ise yaralandı.
Sela okunan camiyi basmaya kalkıştı
Demir, darbe girişimi sırasında Şehzadebaşı Camisi'nden sela okunması üzerine emrindeki askerlere camiye gidip selayı susturmaları için emir verdi ancak kapı kilitli olduğu için askerler içeriye giremedi.
Zeki Demir, belediye binası önünde tüm gece boyunca emrindeki askerlere darbeye karşı duran vatandaşlara ve polislere hedef gözetilerek ateş edilmesi emrini verdi.
Telefonla izahat verdi
Darbeci askerlerin koordinesini sağlayan ve "ateş açma" emri veren Demir, kendisine İBB'nin işgali görevini veren darbeci eski kurmay albay Sadık Cebeci'ye telefonla izahat verdi.
Bu izahattan sonra Cebeci de "Yurtta Sulh" isimli WhatsApp grubuna "İBB KONTROL altında sorun yok" şeklindeki mesaj ile durumu diğer darbeci askerlere bildirdi.
Tüm yurtta darbe girişiminin başarısız olmasının ardından, İBB'deki darbecilerin direnmesi ve polisle çatışması sonrası Zeki Demir, polis ekipleri tarafından vuruldu.
Beylik tabancasıyla ateş etmeye çalıştı
Demir, vurulduktan, güvenlik güçlerince piyade tüfeği alındıktan sonra da beylik tabancasıyla etrafındakilere ateş etmeye çalıştı.
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumu karşısında yer alan binadaki salonda 15 Mart 2018'de yapılan duruşmada, davanın en rütbeli sanığı eski albay Zeki Demir savunmasını yaptı.
Darbe girişiminde vurulduğunu ve hafıza kaybı yaşadığını iddia eden Demir, "Gözlerimi hastanede açtım. Gerek polislere gerek savcılığa verdiğim ifadede hiçbir şeyi hatırlamadığımı söyledim. Şimdi de hatırlamıyorum." şeklinde savunma yaptı.
Yargılamada, savunma yapan tutuklu sanık erlerin hepsi, sanık Demir'in halka ateş açtığını, birçok insanı yaraladığını söyledi.
İBB'nin işgali ve burada çıkan olaylarda yaralanan birçok vatandaş da kendilerine ateş açan ve askerlere ateş açma emrini veren sanığın darbeci albay Zeki Demir olduğunu teşhis etti.
Demir, mahkemece, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve Prof. Dr. İlhan Varank'ın da aralarında bulunduğu 14 kişinin şehit edilmesine neden olduğu gerekçesiyle "kasten öldürme" suçlarından toplam 15 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 182 kişiyi "kasten öldürmeye teşebbüs etme" suçundan 2 bin 912 yıl hapisle cezalandırıldı.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi de verilen hapis cezasını usul ve yasaya uygun buldu.
AA
