Feryatları yürekleri dağlamıştı, feci kazayı gözyaşları içinde anlattı

Kaza yerinde, "Oğlum babana araba çarptı" feryatları ile yürekleri dağlayan kadın kaza anını gözyaşları içinde anlattı. Kaza esnasında eşinin yanında bulunduğunu söyleyen Kezban Araç, “Durağa vurmamak için, direkt bize kırdığı için eşime vurdu. Eşim sürüklendikten sonra otobüs hala durmadı. Hala üstümüze geldi. Ön tekerleğin altında kalacaktım. Kendimi son anda kurtardım” dedi.
Kaza, dün akşam saatlerinde Derince'de İbni Sina Mahallesi Piri Reis Caddesi ile Lojman Sokak kesişiminde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, eşiyle beraber karşıya geçmekte olan Niyazi Araç'a (46) yaya geçidinden geçtiği sırada Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ne ait yolcu otobüsü çarptı. Çarpışmanın şiddetiyle Niyazi Araç yaralandı. Kazayı görenler, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine adrese sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaya geçidinde, kanlar içinde ambulans bekleyen yaralının eşinin feryatları ise yürekleri dağladı. Acılı kadın, "Oğlum babana araba çarptı" diye bağırarak gözyaşlarına boğuldu. Kısa sürede adrese ulaşan sağlık ekipleri, yaralıya ilk müdahaleyi olay yerinde yaptı. Ardından sedyeyle ambulansa alınan Niyazi Araç tedavi edilmek üzere Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Yoğun bakıma alınan Niyazi Araç’ın durumunun hala kritik olduğu öğrenildi. Yaya geçidinde Niyazi Araç’a çarpan belediye otobüsü şoförü ise gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü.

“Durağa vurmamak için bize kırdı, eşime vurdu”
Öte yandan, Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi personeli olan evli ve 3 çocuk babası Niyazi Araç’ın ailesi açıklamalarda bulundu. Kazada eşiyle beraber olduğunu ve kendisinin de son anda kurtulduğunu anlatan Kezban Araç, “Eşimle yaya geçidinden geçerken belediye otobüsü yukarıdan geldi. Çok hızlı bir şekilde geliyordu. Biz yaya geçidine geçmeden önce durağa vuracaktı. Durağa vurmamak için, direkt bize kırdığı için eşime vurdu. Eşim sürüklendikten sonra otobüs hala durmadı. Hala üstümüze geldi. Ön tekerleğin altında kalacaktım. Kendimi son anda kurtardım. Şoför indikten sonra, ‘Hastada bir şey yok’ deyip kenara çekiliyordu. Şoförden ben şikayetçi oldum. Aşırı bir şekilde hızlıydı. Ben kendim o şekilde asla geçmem ama otobüs o kadar hızlı geçince bir şey yapamazdım. Çok üzgünüm, bir tarafım yok” diye konuştu.

“Belediye otobüsleri köşeyi çok sert dönüyor”
Kazanın yaşandığı bölgede ramak kala olaylarının fazla yaşandığını ve tedbir alınması gerektiğini söyleyen Niyazi Araç’ın akrabası ve komşusu Zehra Kan, “Olayı öğrenince çok üzüldük. Orası çok tehlikeli bir yer. Benim çocuğum da okula giderken o yoldan geçtiği için çok tedirgin oluyoruz. Dün akşam sabaha kadar uyuyamadım. Çocuğumu çok uyardım, ‘Karşıdan geçerken mutlaka dikkat et’ diye. Daha önce de otobüslerin o virajdan çok süratli geçtiklerine şahit oldum. Hem belediye hem de halk otobüsleri yapıyor bunu. Halk otobüslerinin şoförleri daha yolcular inmeden hareket ediyor belediye otobüsleri de köşeyi dönerken çok sert dönüyor. Virajları sert döndükleri için içerideki insanlar bile tedirgin oluyor. Devrilecekmiş gibi hissediyor insan. Biraz daha dikkat etseler çok iyi olurdu. Dün akşam yaşanan her iki aile için de çok acı bir durum. Niyazi ağabeyimiz çok genç, çocukları küçük. Aşağıdaki kavşaklar için de ben daha önce CİMER’e yazı yazmıştım. Bunun için de yazacağım. Hatır gönül işiyle işçi alınmamalı. İçeride yolcu da taşıyorlar. Yolculara da bir şey olabilirdi. Otobüs durağa da dalabilirdi. Eğitim almaları lazım, tüm şoförlerin psikoteknikten geçmesi lazım. Ağır şartlarda çalıştıklarının da farkındayım. Niyazi ağabeyin eşinin feryatları çok kötüydü, çocuklar çok kötüydü. Allah herkesin yardımcısı olsun” dedi.

“Hep, ‘Burada bir kaza olacak, birinin başına bela gelecek’ derdim o da kardeşimin başına geldi”
Kazanın yaşandığı yerin çok tehlikeli olduğunu ve kamu şoförlerinin çok daha dikkatli olması gerektiğini söyleyen Niyazi Araç’ın ağabeyi Yusuf Araç, “Ben yirmi seneden beri hastanede çalışıyorum. Devamlı o kazanın olduğu yoldan gelip geçiyorum. Sürücüler ne yazık ki dikkat etmiyorlar. Burada 100 kilometre hızla giden bile var, buraya bir önlem bulsunlar. Kendi kendime hep, ‘Burada bir kaza olacak, birinin başına bela gelecek’ derdim ve o da kardeşimin başına geldi. Oraya bir önlem bulunmasını rica ediyoruz. Üstelik bir de yaya geçidi Daha da dikkatli olmaları gerekir o noktada. Şimdi kardeşim yoğun bakımda yatıyor, Allah yardımcısı olsun. Ülkemi kötülemek istemiyorum ama ben Almanya’ya gittiğimde daha 100 metre öteden yayayı görünce sürücüler yavaşlıyordu. Burada maalesef yayaya saygı yok. Buna kesin çözümler gelmesi gerekiyor. Cezalar mı caydırıcı değil bizde artık bilmiyorum orasını. Devletimizin buna bir çare araması lazım. Belediye otobüsü şoförlerinin diğer insanlardan daha da dikkatli olması gerekiyor. Kamunun şoförü neticede. Benim kardeşimin başına gelen herkesin başına gelebilir” ifadelerini kullandı.