Tarih: 29.06.2022 17:28

Cüneyt Arkın'ın Cenaze Programı Belli Oldu

Facebook Twitter Linked-in

Usta oyuncu Cüneyt Arkın dün gece saatlerinde rahatsızlanarak Beşiktaş, Ulus'ta bulunan özel bir hastanede tedavi altına alındı.

Eşi Betül Cüreklibatır ve yakınları hastaneye geldi. 85 yaşındaki oyuncu burada hayatını kaybetti. 

"KALBİ DURDU"

Hastaneden yapılan açıklamada, "Türk sinemasının değerli oyuncusu sayın Cüneyt Arkın kalbinin durması sebebiyle ambulansla geldiği Liv Hospital’da yeniden canlandırma çabalarına rağmen hayatını kaybetti.

Türk sinemasının dev oyuncusunu kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Cüneyt Arkın’ın ailesine ve tüm sevenlerine baş sağlığı diliyoruz" denildi.

CENAZE PROGRAMI BELLİ OLDU

Cüneyt Arkın'ın cenaze programı belli oldu. Arkın için Perşembe günü saat 10.00'da Atatürk Kültür Merkezi'nde tören düzenleneceği, ardından usta oyuncunun Teşvikiye Camii'nde öğle namazını müteakip kılınacak cenaze töreninin ardından son yolculuğuna uğurlanacağı öğrenildi.

CÜNEYT ARKIN NEDEN ÖLDÜ?

Usta oyuncu Cüneyt Arkın dün gece saatlerinde rahatsızlanarak Beşiktaş, Ulus'ta bulunan özel bir hastanede tedavi altına alındı. Eşi Betül Cüreklibatır ve yakınları hastaneye geldi. 85 yaşındaki oyuncu burada hayatını kaybetti.

Arkın'ın vefat ettiği hastaneden yapılan açıklamada, "Türk sinemasının değerli oyuncusu Sayın Cüneyt Arkın kalbinin durması sebebiyle ambulansla geldiği Liv Hospital'da bütün yeniden canlandırma çabalarına rağmen hayatını kaybetti.

Liv Hospital Ailesi olarak Türk sinemasının dev oyuncusunu kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Cüneyt Arkın'ın ailesine ve tüm sevenlerine baş sağlığı diliyoruz." 

Cüneyt Arkın'ın ölümü sonrası ünlü isimlerde duygusal açıklamalarda bulundu.

CÜNEYT ARKIN'IN VEFATI SONRASI KİM NE DEDİ?

Hülya Koçyiğit: Türk sineması bir çınarını kaybetti. Sinemamıza büyük izler bırakan canım arkadaşım benim... Filmlerinle kalplerimizde yaşayacaksın.

Orhan Gencebay: Hepimizin başı sağ olsun. Son derece önemli bir sanatçıydı. Büyük izler bıraktı. Allah gani gani rahmet eylesin, çok eski arkadaştık. Son zamanlarda hastaydı. Durumu iyi değil diye duyuyorduk. Sinemamızda kimsenin yapamayacağı sahneleri gerçekleştirdi.

Aydemir Akbaş: Ne kötü bir gün, ne kötü bir haber. Ahhhh Cüneytciğim nasıl üzgünüm anlatamam. Mükemmel bir sanatçı, iyi bir aile babasıydın. Mekanın cennet olsun Nur içinde yat.

Türker İnanoğlu: Cüneyt Arkın sinemaya girdiği andan itibaren beraber çalıştığımız, dostluk yaptığımız bir arkadaşımızdı. 32 tane film çektik beraber. Türk sinemasının gelmiş geçmiş bir numaralı jönüydü. Hepsiyle çalıştım. Cüneyt başkaydı.

Ata Demirer: "Seni çok sevdik nurlar içinde yat Cüneyt Arkın... Pandizot kumaşı koltuklardan izledik ilk kez teyyare sinemasında yıllar yıllar önce…Sinema gibi sen de hep var olacaksın!"

Melek Baykal: Bir yıldız kaydı, gitti... Türk sinemasının çok önemli bir ismini, Cüneyt Arkın'ı kaybetmişiz… Yolunuz açık olsun, yattığınız yer incitmesin. Ailesine sabırlar diliyorum...

Celil Nalçakan: Cüneyt Bey bence sinemamızın en büyük jönüydü… Daima da öyle kalacak. Ailesinin ve hepimizin başı sağ olsun. Mekânı cennet olsun. 

Armağan Çağlayan: Ömrümden bir yaprak daha eksildi … Güle güle Malkoçoğlu… Güle güle Kara Murat… Güle Güle Dünyayı Kurtaran Adam… Şimdi gelseniz yine kalenin ardından, sinema yine alkışa ıslığa boğulsa…… Yattığınız yer incitmesin….

CÜNEYT ARKIN KİMDİR?

Gerçek adı Fahrettin Cüreklibatır'dır. Cüneyt Arkın, 8 Eylül 1937 tarihinde Eskişehir'in merkezine bağlı Karaçay köyünde doğdu. Babası Kurtuluş Savaşı'na katılmış Hacı Yakup Cüreklibatur'dur. Aslen Nogay Türkleri'ndendir. Eskişehir Atatürk Lisesi'nde öğrenim gören Arkın, 1961 yılında İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. Memleketi Eskişehir'de, yedek subay olarak askerliğini yaparken, Göksel Arsoy'un başrol oynadığı Şafak Bekçileri (1963) filminin çekimleri sırasında yönetmen Halit Refiğ'in dikkatini çekti.

Askerliğini bitirdikten sonra Adana ve civarında doktorluk yaptı. 1963 yılında Artist dergisinin yarışmasında birinci oldu. Bir süre iş arayan Arkın, 1963'te Halit Refiğ'in teklifiyle sinema oyunculuğuna başladı ve 2 yıl içinde 30 kadar film çevirdi. 1964 yılında oynadığı Gurbet Kuşları filminin finalindeki kavga sahnesi, Arkın'ın kariyerinde bir kırılma noktası oldu. Bir süre daha duygusal-romantik jön karakterlerini canlandırdıktan sonra yine Halit Refiğ'in önerisiyle aksiyon filmlerine yöneldi.

Bu dönemde İstanbul'a gelen Medrano Sirki'nde altı ay süreyle akrobasi eğitimi aldı. Burada öğrendiklerini Malkoçoğlu ve Battalgazi serilerinde beyaz perdeye aktararak, Türk sinemasına daha önce hiç örneği olmayan bir tarz getirdi. Kısa sürede avantürlü filmlerin en çok aranan isimlerinden biri haline geldi. Kariyeri boyunca westernden komediye, macera filmlerinden toplumsal filmlere değişik türlerde filmler çekti.

12 Mart dönemi sırasında, 4. Altın Koza Film Festivali'nde (1972) jürinin ilk oylamasında Yılmaz Güney'i Baba filmindeki rolüyle en iyi erkek oyuncu seçmesine rağmen daha sonra siyasi baskılarla Güney'in yerine, ilk oylamada Yaralı Kurt filmindeki performansıyla ikinci olan Cüneyt Arkın'ı en iyi erkek oyuncu seçti. Bu karara tepki gösteren Arkın ödülü reddetti.

Cüneyt Arkın sinemasına ayrı bir renk getiren, yönetmenliğini Çetin İnanç'ın yaptığı 1982 tarihli Dünyayı Kurtaran Adam zamanla bir kült film haline geldi. 1980'li yıllarda Ölüm Savaşçısı, Kavga, Sürgündeki Adam ve İki Başlı Dev gibi aksiyon filmlerinden sonra, 1990'lı yıllarda polisiye dizilere yöneldi. Cüneyt Arkın, at binmede ve karatede uzman sporcu unvanına sahiptir. Oyunculuğun yanı sıra televizyon izlenceleri sunmuş ve kısa bir süre gazetelerde sağlıkla ilgili köşe yazarlığı yapmıştır. 

CÜNEYT ARKIN'IN ÖZEL HAYATI

Cüneyt Arkın ilk evliliğini 1964 yılında kendisi gibi doktor olan Güler Mocan ile yaptı. Bu evlilikten kızları Filiz (1966) doğdu. 1968'de boşandıktan bir yıl sonra Betül (Işıl) Cüreklibatur ile evlenen Arkın'ın, bu evlilikten Kaan ve Murat adlarında iki çocuğu vardır. Kızı bir şirkette genel müdürlük yapan Arkın'ın oğullarından Murat da dizilerde oyunculuk yapmaktadır. Bir dönem alkolizm tedavisi görmüş olan Arkın, alkol, uyuşturucu ve gençliğin sorunları konulu sayısız konferans vermiş, bunlarla ilgili teşekkür beratları ve onur ödülleri almıştır.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —