10218,6%-0,49
32,22% 0,08
34,73% -0,32
2437,46% -0,27
3945,09% 0,00
Türk Sağlık Sen Şube Başkanı Türkiye Kamu Sen Denetleme Kurulu üyesi Ömer Çeker, Memur Sen’i eleştirerek “Türkiye’de kamu sendikacılığının yüz karası oldukları bir kez daha net bir biçimde görülmüştür” dedi.
Hakem kurulunun kamu çalışanlarının maaş zamları ve sosyal haklarının artışları hakkında verdiği karar ve Memur Sen’in toplu sözleşme görüşmelerinde kamu çalışanlarının sorunlarına karşı duyarsız kaldığını belirten Türk Sağlık Sen Şube Başkanı, Türkiye Kamu Sen Denetleme Kurulu Üyesi Ömer Çeker Türk Sağlık Sen Şube binasında düzenlediği basın açıklamasında hakem kurulundan çıkan karar ve Memur Sen’in takındığı karara tepki gösterdi. Çeker açıklamasında, “2020-2021 yılını kapsayan toplu sözleşme süreci kamu hakem kurulunun kararını açıklaması sonrasında tamamlanmıştır. Yetkilendirilmiş konfederasyonla kamu çalışanları hedeenen enasyon rakamlarına bile bakıldığında sıfır zamma mahkum edilmişlerdir” sözlerini kullandı
Çeker sözlerinin devamında, “Sadece Ankara’da iki saatlik sözde bir iş bırakma eylemi ile bakanlığa cüzdan atanların Türkiye’de kamu sendikacılığının yüz karası oldukları bir kez daha net bir biçimde görülmüştür. Ne toplu sözleşme sürecini yürütebilmişler ne de memurun hakkını savunabilmişlerdir. Türkiye Kamu-Sen’in eylemse eylem gelin birlikte mücadele edelim, çalışanların kazanması için hep beraber ortak bir tavır koyalım” çağrılarına da kulak tıkamışlardır” şeklinde konuştu.
“Toplu sözleşme süreci bitince de ortalıktan kaybolmuşlardır” diyen Çeker, “Sıfır zamma imza atanlar, hizmet kolumuza baktığımızda ise sıfır kazanım ile süreci bitirmişlerdir. Yeni hiçbir kazanım elde edemeyenler sıfırlanan döner sermaye, çalışanı memnun etmeyen yıpranma payı, aile sağlığı merkezlerinde görev yapan aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının her gecen gün artan sorunlarına, düşük ücretler gibi temel sorunlar için hiçbir çaba göstermemişlerdir” şeklinde konuşmasını sürdürdü.
Çeker sözlerinin devamında, “Sözleşmelilere kadro, hizmetlilere memurluk gibi temel beklentileri umursamamışlardır. Temel talepleri geçtik göstermelik bile olsa bir tane dahi kazanım elde edemeyerek çaplarını göstermişlerdir. Sağlık çalışanları tükenmişlik sendromu içinde çalışma hayatını sürdürürken keyierine bakmayı makul görmüşlerdir. Yaşananlarla çalışanı düşünmeyen, sadece gemimiz yürüsün yeter mantığında olanların sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına bir şey veremeyeceği yine görülmüş, tarih tekerrür etmiştir” dedi.
“Tarihin tekerrür etmesi ne yazık ki ibret alınmamasının sonucudur” diyen Çeker, “Çünkü çalışanlar kendilerine zulüm eden bu sözde sendikalara gerekeni yapmamışlardır. Unutmayalım ki bir yerde zulüm varsa orda zalim ve zulme razı olan mazlum da vardır. Zulme rıza göstermeyenler olursa zulüm de olmaz. Çünkü zulmün tek taraı ortaya çıkması mümkün değildir. Toplu sözleşme süreci bitti ise şimdi söz kamu çalışanlarında, sağlık çalışanlarındadır. Masada memurun hakkını hiç eden, toplu sözleşmeyi hüsranla bitiren bu yetkilendirilmişlerden hesap sormalıdırlar. Ne zulme ne de zalime rıza göstermemelidirler” şeklinde konuşmasını sonlandırdı.
