Ankara'nın Çamlıdere ilçesi Yılanlı Mahallesi'ndeki ahşap bir evde dün akşam saatlerinde çıkan yangın, rüzgarın da etkisiyle büyüdü. Alevler kısa sürede bölgedeki diğer ahşap ev, samanlık ve ahırlara sıçradı.
Yangına büyükşehir ve ilçe belediyelerinden 87 personel ve 21 araçla müdahale edildi. Çalışmalar sırasında zaman zaman evlerdeki tüplerde patlama meydana geldi.
Elektrik kontağından çıktığı ihtimali üzerinde durulan yangında can kaybı ya da yaralanma yaşanmadı.
Yangında, 8 ev, 7 samanlık ve 2 ahırın kullanılamaz hale geldiği belirlendi.
Enerjisa Başkent Elektrik ekipleri, yangın nedeniyle sokaklardaki elektrik direklerinde oluşan hasarı gidermek için çalışma başlattı.
Yılanlı Mahallesi Muhtarı Durmuş Ali Aydın, yangının dün akşam saat 20.30 sıralarında çıktığını ve elektrik kontağı kaynaklı olabileceği ihtimali üzerinde durulduğunu söyledi.
Alevlerin büyümesi üzerine itfaiye ve jandarma ekiplerine ihbarda bulunduklarını belirten Aydın, "Birkaç tane de tüp patlayınca yangın büyüdü. Buna da şükür. Bir facianın önüne geçildi. Köy, haritadan silinebilirdi. Zarar gören 8 ev, 7 samanlık, 2 de ahır var."
Yangının, Almanya'da yaşayan ve sadece yaz aylarında mahallede ikamet eden gurbetçi bir ailenin ahşap evinde çıktığını kaydeden Aydın, alevlerin rüzgarın etkisiyle çok kısa sürede yayıldığını anlattı.
Aydın, konuşmasına şöyle devam etti:
"Yanan evlerin üçünde yaz kış oturuluyordu. Ölü, yaralı yok. Yangın, akşam 11-12 civarında başlasaydı sonuç daha değişik olurdu. Evlerde yaşayanların 4'ü yaşlıydı. Kimsenin haberi olmazdı. Kapıyı da kırsan çıkaramazdın. Buna da şükür. Hayvanlarda da bir şey yok. Hayvanları hep birlikte çıkardık. Allah'a şükür can kaybımız yok. Devletimiz, zaten burada inşallah burayı da yapacak. Ankara ve Çamlıdere komple buradaydı."
"Yürüyemeyen yaşlıları sırtımda taşıdım"
Yangını ilk fark eden mahalle sakinlerinden Ersin Çevik de ahşap evin çatısından alevlerin yükseldiğini görünce ilk müdahaleyi hortumla yaptıklarını dile getirdi.
Rüzgarın etkisiyle yangının büyümesinin ardından itfaiye ekiplerine ihbarda bulunduklarını bildiren Çevik, yaşananları şöyle anlattı:
"Evlerdeki yürüyemeyen yaşlıları sırtımda taşıdım. Hayvanları kurtardık. Can kaybı Allah'a şükür yok ama mal kaybı çok. İtfaiyeye zor haber verebildik. İtfaiyeye haber vermek için şebekenin çektiği mahallenin tepesine kadar koştuk. Burada iletişim sıfır, hiçbir telefon çekmiyor. Bütün operatörler geldiler, çalışma yapmadılar. Telefonlar çekseydi yangın diğer evlere sıçramazdı. Mesela itfaiyeyi 15 dakika yukarıya koşup aramak zorunda kalmazdım. İtfaiye ekipleri de 15 dakika önce gelmiş olurdu."AA
