BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Esed rejimi unsurlarınca İdlib'de düzenlenen topçu ateşi sonucu şehit olan 5 askere Allah'tan rahmet, yaralanan askerlere acil şifa diledi.
Esed rejiminin, Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) yönelik saldırılarını tek başına gerçekleştirmediğini, saldırıların arkasında Rusya'nın olduğunu söyleyen Destici, Rusya'nın Esed rejimini cesaretlendirdiğini belirtti.
Rejimin, Türkiye'de Rusya heyetiyle görüşme yapılırken saldırı düzenlediğine dikkati çeken Destici, "Bu, Türkiye'ye açık ve net mesajdır. Ne zaman Rusya'yla masaya otursak mutlaka ya öncesinde ya da anında bizim kontrol ettiğimiz bölgelere birtakım saldırılar gerçekleştirilmiştir." ifadesini kullandı.
Rejimin saldırılarının, Astana ve Soçi mutabakatlarının rasyonel olmadığını ortaya koyduğuna dikkati çeken Destici, "Türkiye hem Soçi hem de Astana'da varılan bütün mutabakatlara uydu, bunların dışına çıkmadı. Türkiye masada boşuna zaman kaybetmemelidir. Türkiye'nin yapması gereken, buradaki askeri gücünü yeterli seviyeye çıkararak yapılan saldırılara misliyle karşılık vermek ve İdlib'den bir adım dahi geri çekilmemek olmalıdır." diye konuştu.
Bazılarının, "Bizim Suriye'de ne işimiz var." diyebildiğini, İdlib'den çekilmeyi dahi konuşabildiğini vurgulayan Destici, şöyle devam etti:
"İdlib'den çekilmek demek Afrin'den de çekilmek demektir. Belli bir süre sonra Suriye'nin tamamından çekilmek ve o bölgeleri Suriye rejimiyle birlikte ABD, İsrail ve PYD/PKK'ya teslim etmek demektir. Suriye'nin bölünmesine 'Evet' demek anlamına gelecektir. Biz Suriye'den çekilince iç savaş bitmeyecek, Suriye'nin toprak bütünlüğü garanti altına alınmayacak. Türkiye'deki 4 milyon mülteci de Suriye'ye geri gitmeyecek. Bunu konuşanların art niyetli değillerse bunları bilmeleri gerekir. Oradaki varlığımızın sebebi terörle mücadeledir ve bölgede terör devleti kurdurtmamaktır."
CHP başta olmak üzere Esed'le görüşülmesini tavsiye edenlere, bundan vazgeçmeleri ve Türkiye'nin yanında durmaları çağrısında bulunan Destici, "Türkiye'nin bu saatten sonra Esed'le konuşacağı hiçbir şey kalmamıştır. Esed'in anlayacağı tek şey güçtür." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin bu süreçte en çok birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğunu altını çizen Destici, "Masadan bize bir fayda yok, masa görüşmeleri askıya alınmalıdır ve ordumuz gereğini yapmalıdır. Gereğini yaptıktan sonra oturur, birileriyle konuşabiliriz ama şu anda sözün bittiği yerdeyiz." dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı'ya tepki
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'ya tepki gösteren Destici, Akıncı'yı "KKTC'nin sözde Cumhurbaşkanı, Türk düşmanı, adı ve soyadıyla zerre ilgisi olmayan şahıs" olarak nitelendirdi.
Akıncı'nın, "açık ve net şekilde ENOSİS'i gerçekleştirmek isteyenlerin yanında saf tuttuğunu" söyleyen Destici, "Türkiye'den, Türk varlığından, Türkiye'nin sağladığı desteklerden, KKTC'nin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan biri niye rahatsızlık duymaktadır? Bunu yalnızca seçime yönelik söz, davranış ya da 'Malzeme yapıyor.' gibi değerlendirmek bence hafif kalır. Çünkü aynı şahsın cumhurbaşkanlığı döneminde buna benzer açıklamaları ve tavırları olmuştur. Şu anda da aynı tavrını sürdürmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Akıncı'nın sözlerinin yalnızca KKTC'yle kalmadığına, Türkiye'nin bütünlüğünü de hedef alacak noktaya geldiğine işaret eden Destici, "Hatay'ı diline dolaması, gündeme getirmesi hainlik değildir de nedir? Türk düşmanlığı değildir de nedir?" sorusunu yöneltti.
Destici, hem KKTC halkının hem de Türkiye sevdalılarının, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Akıncı'ya gereken karşılığı vereceğini dile getirdi.
"KKTC Cumhuriyet Meclisinin toplanarak, KKTC Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden Türkiye düşmanı şahısla ilgili gereğini yerine getirmesi" çağrısında bulunan Destici, "Bu şahıs, Meclis kararıyla o görevden uzaklaştırılmalıdır. Başta iktidar partisi Ulusal Birlik Partisi (UBP) olmak üzere Türkiye'yi anavatan olarak görenlerin bunun gereğini yerine getirmesi lazım." diye konuştu.
AA
