Tarih: 24.03.2014 12:11

Bakan Işık’tan otomotivcilere tavsiye!

Facebook Twitter Linked-in

Otomotiv Sanayi Derneği’nin İstanbul Sanayi Odası’nda düzenlenen 2014 Yılı 40. Genel Kurul Toplantısı’na katılan Bakan Işık, burada yaptığı konuşmada, otomotiv sektöründeki yan sanayicilerinin Çin, Güney Kore, Hindistan, Brezilya ve Meksika gibi ülkelerle olan ilişkilerini daha da derinleştirmeleri gerektiğini vurguladı. Işık, “Otomotiv sektöründe, üretim merkezleri yer değiştiriyor. Detroit gibi bir şehir iflas etti.

 

Bu nedenle yan sanayicilerimizin de özellikle Çin, Güney Kore, Hindistan, Brezilya ve Meksika gibi ülkelerle ilişkilerini derinleştirmeleri gerekiyor. Otomotiv sektörü, tüm dünyada öne çıkan temel sektörlerden birisi. Bu sektörü, sadece kendisi için değil, çok geniş bir yan sanayi örgütlenmesi olduğu için de önemsiyoruz. Otomotiv sektörü, demir-çelik, petro-kimya, lastik, yazılım, elektronik gibi sektörlerle doğrudan ilişkili olan bir sektör. Otomotiv Strateji Belgesi’ni başarıyla uyguluyoruz. Bu yıl süresi bitecek belgenin revizyonuyla ilgili çalışmalara da başlayacağız. Revizyon sürecinde de sizden azami katkı bekliyoruz” şeklinde konuştu.

 

Hükümet olarak 2023 yılında toplam 500 milyar dolar ihracat hedeflerinin içinde otomotiv sektörünün de 75 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmasını hedeflediklerini kaydeden Bakan Işık, “Otomotiv sektörü, dünyanın en büyük yatırımlarının gerçekleştiği sektörlerden birisidir. Sektörde, Ar-Ge ve üretim kapsamında 85 milyar euro yatırım harcaması gerçekleşiyor ve yatırım yapılan ülkelerde 433 milyar euronun üzerinde vergi geliri sağlanıyor. Eğer tüm otomotiv imalatçıları bir ülke olarak değerlendirilseydi, bu ülke dünyanın en büyük 6. ekonomisi olacaktı. Bu örnek sektörün büyüklüğünü net olarak ortaya koymaktadır.

 

2013 yılında ülkemiz toplam bin 166 bin adetlik motorlu karayolu taşıt üretimi ile dünyada 17’nci, Avrupa’da 6’ıncı sırada yer aldık. Bu sektör, dünyada da ülkemizde en çok AR-GE harcaması yapan sektörlerin başında geliyor. Türkiye’de 154 AR-GE merkezimiz var. 60 tanesi otomotiv sektöründen. Geçtiğimiz günlerde, AR-GE merkezleriyle ilgili önemli bir zirve yaptık, AR-GE merkezleri performans endeksinin 2012 sonuçlarını açıkladık.

 

Endeks puanları kabul edilebilir düzeyde. Ancak daha da iyileştirmemiz gerektiği de çok açık bir gerçek. Bu AR-GE merkezlerini daha fazla çıktı odaklı bir yapıya büründürmemiz gerekiyor. Dışarıda AR-GE ve tasarım yapılsın, biz burada montaj yaparız mantığı doğru değil. Bu mantıkla kısa vadede belki para kazanılır ama orta vadede kırılganlık artar. Ar-ge ve tasarım süreçlerine dahil olursak, sektörün devleriyle daha stratejik ortaklıklar kurmamız mümkün olur. Sadece montaj yaparsak, yarın şartlar değiştiğinde, Allah korusun, buraya yeni yatırım çekmek, yeni fabrikalar açmak zorlaşabilir.” Dedi. 

 

“Ekonomiyi, KOBİ’leri, sanayicileri vurmayı amaçladılar”

 

Bakan Işık, 17 Aralık sürecinin ülke ekonomisine yansımasını da ele alarak, “Bir seçim öncesinde daha Türkiye’de bir kaos ortamı oluşturma çabasına tanıklık ettik. Ancak gerek hükümetimizin dirayeti, gerekse milletimizin ferasetiyle bu darbe girişimini boşa çıkardık. Sözde yolsuzluk operasyonu ile en çok da ekonomiyi, KOBİ’leri, sanayicileri vurmayı amaçladılar. Dünyadaki gelişmelerin de etkisiyle döviz de ve faiz oranlarında bir artış yaşandı.

 

Ancak bunun etkisi çok sınırlı oldu. Ocak’ta ve Şubat’ta ihracatımız artmaya devam etti. Sanayi üretim endeksi ve kapasite kullanım oranı gibi öncü göstergeler de, Türkiye’nin planladığımız istikamette ilerlediğini gösteriyor. Ocak ayında, sanayi üretim endeksi, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 7.3 arttı. Bu rakam nedeniyle moralini bozmayan, hedeflerinden taviz vermeyen sanayicilerimize özellikle teşekkür ediyorum. Dünya yeni bir döneme geriyor. 2014 yılından itibaren sıcak para ve ucuz finansman dönemi sona eriyor.

 

Biz hükümet olarak, her zaman önceliğimizi güven ve istikrar ortamını oluşturmaya verdik. Son zamanlarda da en büyük önceliğimizi cari açık sorunu, yani ekonomideki son kırılganlık unsurunu bertaraf etmeye verdik. Bu konuda attığımız adımların, özellikle iç tüketim yoluyla sektör üzerinde bir baskı oluşturduğunu biliyoruz. Ancak şunu ifade etmek isterim kısa vadede bu zorluğu göğüs gerelim ki, orta ve uzun vadeli hedeflerimizi koruyalım.

 

Yılın ilk iki ayında, merkezi bütçemiz, 3.7 milyar TL fazla verdi. Seçim döneminde dahi bütçenin fazla veriyor olması, bu hükümetin güven ve istikrar ortamına ne kadar önem verdiğini açıkça gösteriyor. Ülkemizde özellikle otomobilde artan iç tüketim ağırlıklı olarak ithalat yoluyla karşılanıyor ve bu da cari dengeyi olumsuz etkiliyor. Birkaç sene önce, sektörde net ihracatçı iken, bugün başa baş bir noktaya gelmiş olma nedenimiz de bu. Türkiye’de özellikle binek otomobil konusunda ürün çeşitlendirmesi yapmalıyız.

 

Çünkü Türkiye’de üretilen araçlar, bu ülkedeki yeni müşteri ihtiyaçlarına yeterince cevap üretemiyor. Sadece kendi markamızı oluşturmak da yeterli değil, bazı firmaların burada üretime geçmesini veya yeni modeller üretmesini sağlamalıyız" dedi.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —