Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, “Teknopark şirketlerinde çalışacak insan bulamıyoruz. Teknoparklarda yazılım yapabilecek insan potansiyelini organize edebilmek için YÖK’le ve Milli Eğitim Bakanlığıyla bir araya gelerek bir çalışma yapacağız” dedi.
İstanbul’da Ceylan Otel’de gerçekleşen “Yenilikçi Türkiye için Bilişim” konferansına Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, TÜBİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Cılız, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Dr. Tayfun Acarer katıldı. Konferansın kapanış konuşmasını yapan Bakan Nihat Ergün, “Bakanlık olarak ülkemizi bu sektörlerde geliştirmek üzere önemli çalışmalar yürütüyoruz. 10 yıl önce iki teknoparkımız vardı. Bugün 52 teknoparkımız oldu. Bunların yaklaşık 40 tanesinde şirketler çalışmaya başladılar.
2 bin 500 civarında şirketler teknoparklarda faal şuanda. Önemli bir bölümü de yazılım alanında çalışan şirketler. Sayıca bir yere ulaştık ama nitelik olarak bir yere ulaşmamız gerekiyor. Teknoparklar içinde performans kriterleri oluşturduk. Biz sizleri kurduk ama neler yapıyorsunuz? Şirketler ihracat yaptı mı? Patent aldılar mı? 4 binden fazla proje çalışıldı buralarda. Bu projelerden patente lisansa dönüşenleri teknoparkların performans kriterleri olarak belirledik. Onları da ilan etmeye başladık. Onlarda bir yarışa girdiler” ifadelerini kullandı.
Yazılım firmalarını için iki teknoparkın kurulduğunu ifade eden Bakan Ergün, "10 yılda geldiğimiz nokta iyi. Bundan sonraki 10 yılda bu süreci daha da hızlandırmalıyız. Bilişim sektörü için özel teknoparklar ve teknoparklar arasında da güzel bir bağ kurmalı bir atmosfer ve iklim oluşturmalıyız. 2 tane bu konuda teknoparkın kuruluşu devam ediyor. Biri Gebze’de yaklaşık 5 bin dönümlüm bir arazide kuruluyor. Biri de Kurtköy’de, savunma sanayi şirketlerinin bu konudaki yazılım şirketlerinin ağırlıklı olarak yer alacağı ikinci bir alanda kuruluyor" diye konuştu.
“En büyük ekonomilerden biri olacaksak, ‘markalar’ çıkarmalıyız”
Markalaşmanın önemine vurgu yapan Bakan Ergün, "Bütün bunların markaya da dönüşmesi lazım. Dünyanın on büyük ekonomisi olacaksak bazı alanlarda markalarda çıkarmamız gerekir. Bu alan yine bize marka çıkarma fırsatı veren bir alandır. Herkesi geçme fırsatları olduğu gibi markalaşma fırsatlarıyla da dolu olan bir alandır. Bugün Apple Store Türkiye’deki çocukların yazdığı da 50 binden fazla aplikasyonlar var. Bunların önemli bir bölümü de sektörlerde işe yarayacak yazılımları da hayata geçirebilirler. Bu yazılım sektöründeki şirketlerle teknoparklardaki şirketlerle yakından ilgilenirlerse onların yaptıklarının kendi alanlarında nasıl bir hamleye yol açabileceğini daha yakından görmüş olurlar" şeklinde konuştu.
Yüksek Öğretim Kurumu ve Milli Eğitim Bakanlığıyla yazılım sektöründe çalışacak olanlar için yeni bir çalışma içerisinde olduklarını söyleyen Bakan Ergün, "Teknopark şirketlerini destekliyoruz. Ancak bir süre sonra bu şirketlerde çalışacak çocukları bulamıyoruz. İllaki bu çocukların bir kısmının mühendis olmasına gerek yok. Mühendis olmadan da bu alanda çok sayıda yazılım yapabilecek insana ihtiyaç var. O insan potansiyelini organize edecek hem YÖK’le hem Milli Eğitim Bakanlığıyla ve sektörle bir araya gelerek bir çalışma yapacağız. İhtiyacın var olduğunu gördük" dedi.
Bir katılımcının, "Dershanelerin kapatılacağının konuşulduğu şu günlerde, kapatılacak olan dershaneler bilişim liselerine döner mi ?” sorusu üzerine Bakan Ergün şöyle cevap verdi:
“Bence bir mahsuru yok. Özel okulların Türkiye eğitim sistemindeki payı yüzde 5 bile değil. Bu Sovyetler Birliğinde bile daha fazla. Şimdi çok ciddi teşvikler var. Özel okul açmak için teşvik alabilirsiniz."
