BAKAN CANLI YAYINDA AÇIKLADI! İŞTE ÖCALAN'IN SON DURUMU

Bir televizyon kanalında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Adalet Bakanı Bozdağ, darbe teşebbüsünü yapanların, Cumhurbaşkanını infaz etmek, parlamentoyu bombalamak ve insanları öldürüp yaralayarak korku yaymak istediğini, ancak milletin alana inmesinin yanı sıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ölmeyi göze alıp Marmaris'ten İstanbul'a uçmasının planları bozduğunu söyledi. Bozdağ, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın da adı gibi "Kahraman" bir duruş sergilediğini, parlamentoyu açtığını, CHP, MHP, tüm muhalefetin de ortak duruş sergilediğini, bir bütünleşme ve dayanışma ortamı yaratıldığını aktardı.

ÖCALAN'IN SAĞLIK SORUNU YOK

Bekir Bozdağ, darbecilerin İmralı'daki Abdullah Öcalan'ı öldürüp toplumda bir karışılıklık ve iç savaş çıkarmak gibi planları bulunduğu iddialarını ise şöyle yanıtladı:

"İmralı'da şuan gerekli tüm tedbirler alındı. Orada şu anda bir sıkıntı, güvenlik sorunu olmadığı gibi sağlık sorunu da yoktur. Ama bu konuyu sürekli provake ediyorlar. Sosyal medya üzerinde bunu kaşıyorlar. Milletimizi uyarmak isteriz, bu provakasyonlara inanmasınlar."

KÜRSÜDEYKEN BİR ANDA BOMBA ATILDI

Kendisinin de kürsüye çıkıp konuşma yaptığını hatırlatan Bozdağ, o anları şöyle anlattı:

"Ben de kürsüye geldim görüşlerimi ve tespitlerimi paylaşıyordum. Bir anda bomba atıldı. Tavan sarsıldı, her taraf toz duman oldu, insanlar sağa sola kaykıldı. Buna rağmen konuşmalar devam etti. Benim de Meclis Başkanına itirazım oldu, başkan devam et konuşmana dedi. Konuşmama devam ederken bu kez ikinci bomba atıldı. Bunu Türkiye'ye karşı harp ilan etmiş düşmanlar bile yapmadı. Darbecilerin hiçbirisi, parlamenterler içindeyken bomba atmayı düşünmedi, atmadı. Kurtuluş Savaşı'nda Polatlı'ya gelen Yunan ordusu bile yapmadı."

TEK KARARNAMEYLE ÇÖZÜLECEK

Bakan Bozdağ, OHAL konusundaki işleyişle ilgili de bilgi verdi. Çok fazla kanun hükmünde kararname çıkarma taraftarı olmadıklarını açıklayan Bozdağ, "Şuanda hazırlıklar bitmek üzere. Mümkünse tek kararname ile çözüm düşüncemiz var. Ama ihtiyaç olursa başka kararnameler de gelebilir. Sayın Başbakanımızın da düşüncesi tek kararnameyle sorunu çözmek" dedi.

TEHDİT HALEN GEÇMEDİ

Bozdağ, darbe tehdidinin halen geçmediğini, artçı etkileri olabileceğini belirterek, "Kanun hükmünde kararname yetkisi aldık çünkü tehdit izale edilmiş durumda değil. Depremler gibi darbe teşebbüslerinin de artçısı olabilir. Geçmişten günümüze artçıların her zaman olduğunu görüyoruz. 17 Aralık'ın 25 Aralık'ta başka bir versiyonu, 9 Mart'ın 12 Mart'ta başka bir versiyonu çıktığını gördük. Bizim yatmamız, tedbir alamamazlık yapmamız fevkalade yanlış olur" diye konuştu.

TEMİZLİK OLMAZSA YENİDEN CANLANIRLAR

Bozdağ, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin içinde adeta Fethullah Gülen Silahlı Kuvvetleri oluşmuş, yargının içinde FETÖ yargısı oluşmuş bunları gördük" derken, bu yapı karşısında devletin bir takım tedbirler almasının normal olduğunu vurguladı. Kamuda bir temizlik yapılmazsa örgütün yeniden canlanabileceğini aktaran Bakan Bozdağ, işten çıkarılacakların tazminatları ve özlük hakları ile ilgili konuların kararnameyle açıklığa kavuşturulacağını söyledi. Bozdağ, "Bunların sapıklığının IŞİD'den farkı yok. bizim bunlarla mücadele ederken çok dikkatli kılı kırk yarmamız gerekir" dedi.

ÖZEL MAHKEMEYE GEREK YOK

Bozdağ, yargılamaların sağlıklı yapılabilmesi için bir mekana ihtiyaç olduğunu ancak özel mahkemeye gerek olmadığını söyledi. Bozdağ, "Darbe teşebbüsünde bulunanların yargılanacağı mahkeme belli. Çünkü bir ihtisaslaşma sağlandı. Ama uzun süreceği için bu belli olan mahkemelere başka iş verilmemesi mümkün olabilir. Bu çalışmaları HSYK yapacaktır" dedi.

KURUNUN YANINDA YAŞIN DA YANMASI...

Bu soruşturmaların cadı avına dönüşme endişesinin hatırlatılması üzerine Bozdağ, "Kurunun yanında yaşın da yanması endişesi bende de var. Ama yargımızın suçluyu suçsuzu ayırt edeceğine inanıyorum. Yargımıza güvenmemiz lazım" görüşünü dile getirdi.

GÜLEN'İN İADESİ

Bozdağ, Fetullah Gülen'in ABD'den iadesiyle ilgili ise şunları söyledi:

"ABD'ye FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen ile ilgili iade talebi içeren 4 dosyayı hem elektronik ortamda hem de Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla yolladık. ABD makamlarına dosyaların aslını gönderdik. Ayrıca acil tutuklanma talebini de elektronik ortamda yaptık. ABD'li yetkililer de bu taleplerin ulaştığını açıkladı. Ayrıca Türk yetkililerle dayanışma içinde olacaklarını ilettiler. ABD Adalet Bakanlığı'nda bu konuya bakan birimin yetkilisi ile bizim Adalet Bakanlığı'nda bu konuyla ilgili genel müdür arasında telefon görüşmesi oldu. Bir takım belgeler istediler. Ama posta yoluyla henüz kendilerine ulaşmadığı için, arkadaşlarımız elektronik ortamda onların istedikleri belgeleri çıkararak iletecekler. Ayrıca karşılıklı bu konuyu görüşme taleplerini de ilettiler. Ben de gidip ABD'ye konuyu birinci elden takip edebilirim."

ABD'den istenen belgelerin "acil tutuklama" talebi ile ilgili olduğunu vurgulayan Bozdağ, "Postaladığımız dosyalar henüz onların eline ulaşmadığı için bunların bir kısmını elektronik posta ile göndereceğiz. Bugün gönderecek arkadaşlarımız" dedi.

ABD ARTIK FARKLI BİR NOKTADA

Bakan Bozdağ, şöyle devam etti:

"ABD'nin Fetullah Gülen'in iadesi ile ilgili bugün farklı bir noktada olduğunu düşünüyorum. Olumlu açıklamalar var. Şimdiye kadar bizimle hiç irtibata geçmemişlerdi. İlk kez irtibat kuruldu ve normal seyir başladı. Gereğini yapacaklarına inanıyorum."

İDAM İÇİN MİLLETE BAKARIZ

İdam taleplerinin hatırlatılması üzerine Bozdağ, "Halkın bu noktada büyük bir talebi, beklentisi var. Cumhurbaşkanımız da uygulama önüme gelirse imzalarım diye açıklama yaptı. Şuan bir değerlendirme yapılacaktır bu konuda. Ama sonucunda nasıl bir adım atılacak hepimiz göreceğiz... AB ne der diye değil de bizim hukuk devleti açısından hadiseye bakmamız lazım. Zaten AB'nin bu konuda söyleyecek bir sözü yok. 53 senedir bizi kapıda bekletiyor. Biz bu zamana kadar idamı yasaklamıştık, bunu yasal güvenceye kavuşturmuştuk, bizi aldılar mı AB'ye, almadılar. Türlü bahaneler buldular. Bundan sonra da Türkiye aleyhine karar almakta zorluk yaşamazlar diye tahmin ediyorum. İdam konusunda AB'nin değerlendirmelerine bakarız ama esasında milletin değerlendirmelerine bakarız" dedi.