Babacan’ın gündeminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sunduğu ekonomik veriler vardı. Babacan, DEVA Partisi’nin önümüzdeki hafta İstanbul’da ilçe kongrelerine başlayacağını duyurdu.
Aile hekimlerinin bugün Ankara’da yapacağı ‘Beyaz Önlük’ mitingine izin verilmemesini eleştiren Babacan şu ifadeleri kullandı:
‘Sağlık çalışanlarımızın bir kısmı ülkeyi terk ediyor’
“Sağlık çalışanlarımızın bir kısmı ülkeyi terk ediyor. Mevcut koşullarda dahi çalışmak çok zor iken hâlâ yeni zorluklar getirmeye çalışan bir zihniyet var yönetimde. Ülkeden kaçan ‘Kurtuldum’ diye seviniyor. Oysa halkımızın kaliteli bir sağlık hizmetine ulaşması için tüm sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerekiyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta partisinin il başkanları toplantısında yaptığı konuşmayı “Neredeyse tüm ekonomik verileri çarpıttı” diye değerlendiren Babacan, kürsüde gösterdiği grafiklerle Erdoğan’a yanıt verdi:
‘Siz müsait bir yerde ineceksiniz, emaneti biz teslim alacağız’
“Sayın Erdoğan hani ‘Nereye geldik’ diye soruyor ya. Kendisi hiç zahmet etmesin, biz yanıt verelim. Yolun sonuna geldiniz. Siz müsait bir yerde ineceksiniz, biz de emaneti teslim alacağız. Türkiye’yi en kısa sürede refah ve özgürlük rotasına yeniden sokacağız.”
‘Ben ve arkadaşlarımın iş başında olduğu dönemle övünmeyi bırakın’
“Sayın Erdoğan, önce bir konuda anlaşalım. Ben ve arkadaşlarımın iş başında olduğu dönemin başarılarıyla övünmeyi bırakın. Sorumluluğu tümüyle üstünüze aldığınız şu son dönemi bir anlatın. 2002-2007 arasında Türkiye’nin ortalama büyüme hızını yüzde 7’ye çıkarttık. 2009-2015’e kadar ortalama büyüme hızı 7,3’tü. 2018’ haziranından sonra yüzde 2,9. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin karnesi bu.”
‘İstihdamı biz artırdık, siz düşürdünüz’
“Niye istihdamla ilgili kendi dönemini anlatmıyor? 2018 haziranından itibaren istihdam düşüyor. Evvelsi gün ‘İstihdamı 19 yılda 9 milyon artırdık’ diyor. Onu biz artırdık, siz düşürdünüz. Geniş işsizlik 2018 haziranından sonra, son üç yılda yüzde 17’den yüzde 27’ye çıktı. Dönüp bizim işin başında olduğumuz ve doğru bildiğimizden şaşmadan çalıştığımız dönemde elde edilen başarılarla yıllar sonra övünüyor. Aynı müflis tüccarın eski defterleri karıştırması gibi.”
‘Faiz ödemeleriyle tanesi 200 bin liradan 800 bin tane otomobil alınır’
“Sayın Erdoğan, siz bu milletten ‘Bana yetkiyi verin, faizle nasıl uğraşılır görün’ diye oy istemediniz mi? Merkez Bankası’nın politika faizi tam yüzde 19. Bütçeden faize ödenen rakam gelmiş geçmiş en yüksek seviyede. Bu yıl 180 milyar lira. Hani faizle mücadele ediyordunuz? 180 milyar liraya tam 3 bin tane yangın söndürme uçağı alabilirsiniz. Tanesi 200 bin liradan 800 bin otomobil alabilirsiniz.”
‘Para basan kurumu borca batırdılar’
“Merkez Bankası’nın net rezervini 10 milyar dolardan aldık, 60 milyar doların üzerine çıkarttık. Taraflı cumhurbaşkanı ve akraba bakan el ele verdi; tarihte ilk defa Merkez Bankası’nın net rezervlerini eksiye düşürdü. Şu an eksi 55 milyar dolar. Para basan kurumu borca batırdılar.”
‘Doğrudan yatırımlar ekside’
Babacan, Erdoğan’ın ‘Ülkemizde yapılan yatırımların tutarını 1,4 trilyon liraya çıkarttık’ sözleri üzerine şunları söyledi:
“Net doğrudan yatırımları neredeyse sıfırdan alıp 22 milyar dolara çıkarttık. 2018’den sonra ne oldu? Eksiye düştü. Türkiye’den çıkan doğrudan yatırım, Türkiye’ye gelen yatırımdan daha fazla. Kendi sermayedarımız başka ülkenin insanlarına iş sağlıyor. Övündüğünüz tablo bu mu?”
‘Adaleti güçlendirmenin yolu güçler ayrılığını sağlamaktır’
“Mahkeme sayısını artırarak, adalet teşkilatını güçlendirdiklerini söylüyor. Bununla övünüyor. Adaleti güçlendirmenin yolu sadece mahkeme, hâkim ve savcı sayısını artırmakla olmaz. Önce güçler ayrılığına inanacaksınız. En başta o ülkenin Cumhurbaşkanı Anayasayı çiğnemeyecek. Yargıya talimatlar verilmesine engel olacaksınız. İnsan haklarına saygı duyacaksınız.”
‘Öğrencilerin etrafında virüse karşı koruma kalkanları oluşturulmalı’
“Öğrencilerin etrafında virüse karşı çok ciddi koruma kalkanları oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu milletin hayatı iktidarın deneme tahtası değil. Bu ülkenin insanları kobay değil. 10 gün sonra başlayacak yüz yüze eğitim için gereken tüm sağlık önlemleri alınmalıdır. Bilimsel verilere dayalı olarak bu çalışmalar yapılmalıdır. Aşı kampanyaları düzenlenmelidir. Derslik sayısı artırılmalı, dersliklerdeki öğrenci sayısı azaltılmalıdır. Altyapısı yetersiz okullar geçici olarak EBA’ya yönlendirilmelidir.”
