Mahkeme sonrasında hakkında çıkan karardan pek de hoşnut olmadığı görülen Ahmet Kural avukatıyla birlikte çarpıcı açıklamalarda bulunmuş ve “Şiddette kesinlikle bulunmadım. İki sevgili arasında yaşanan bir olay buraya kadar geldi. Sokak tabiriyle eline almış bir belge sallıyor. Bu bir intikam davası ve intikam dönüşüdür. Bunu ilk kez söylüyorum; Sıla hanım, hem fiziksel hem de psikolojik şiddeti sever. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar gideceğiz” şeklinde konuşmuştu.
Ahmet Kural, mahkeme sonrası sosyal medya hesabından da bir açıklama yayınladı:
“Bugün hukukun temel ilkelerinden olan adil yargılanma ve savunma hakkı ilkeleri tamamen yok sayıldı ve tarafıma hiçbir şekilde söz verilmedi. Duruşmada hazır bulundurduğum tanıklarımın dinlenmesi taleplerimiz reddedildi. Olayın aydınlatılması ve çelişkilerin giderilmesi için ve haklılığımızı ispat edeceğimiz için toplanmasını istediğim tüm delillerimin de reddedilmesiyle hakkımda ceza kararı verildi. Ancak hatırlatmak isterim ki burada ceza alıyor olmam suçlu bulunduğum anlamına gelmiyor. Bu dava henüz bitmedi. Hukuki olarak avukatlarım bir üst mahkemeye giderek verilen bu karara itiraz edecekler. Düşünün ki karşı tarafın çalışanı olan tanıkları dinlenmiş ancak görgü tanığı olan ve Sıla’nın o gece evden sakin bir şekilde çıkıp gittiğini gören karşı komşum duruşmada hazır edilmesine rağmen mahkemece dinlenmedi. Avukatım Sibel Aydın’ın da mahkemede söylediği gibi eğer tek taraflı beyanlar ve sadece karşı tarafın tanıkları dinlenerek karar verilecek idiyse neden duruşma yapıldı anlamak mümkün değil. Mahkeme kararını yazıp bana tebliğ edebilirdi. Bu durumda birileri çıkıp lütfen bana anlatsın. Hakkınızda bir suç istinadı var ve kendinizi savunmanıza izin verilmiyor. Deliller yok ediliyor ama yine de adalete olan inancımı yitirmemeye, umutlu olmaya çalışıyorum. Ben bu davanın arkasındayım. Tekrar tekrar söylüyorum kimseye şiddet uygulamadım, hakaret etmedim, kimseyi tehdit etmedim. Haklılığımı ispat etmek için sonuna kadar savaşacağım. Her vatandaş gibi hakkımı aramaya devam edeceğim. Hepimizin adil yargılanma ve savunma hakkı olduğunu hatırlatarak adaletin tecelli edeceğine inanıyorum.”
