9524,59%-0,06
32,52% 0,24
34,72% 0,03
2493,11% 1,26
4168,04% -0,71
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 24. Muhtarlar Buluşması'nda konuştu.
Bir başka talep. Bu da manidar. Akkuyu Nükleer Santrali'nin durdurulma çağrısı. Bu çağrıyı yapan kim? AB üyesi ülkelerin temsilcilerinden oluşan bir parlamento.
Peki, Avrupa ülkelerinde halen faaliyet gösteren 135 nükleer santrali ne yapacağız? Dünyada halen faaliyet gösteren 444 nükleer santrali ne yapacağız? Bunlarla ilgili kimsenin bir kaygısı var mı?
Rapora bakıyorsunuz, Kıbrıs, Ege'deki sorunlar konusunda aynı sakat bakış açısı var. Güneydoğu'daki şehirlerimizde yaşanan olaylarla ilgili yine yalan yanlış ifadeler.
Biz bunları çok iyi biliriz. Bunlar cibilliyetinin gereğini yapıyorlar.
Hele bir de raporun 1915 olayları faslı var ki tam evlere şenlik. Bu raporun herhangi bir bağlayıcılığı olmadığını elbette biliyoruz. Zaten arkadaşlar kendilerine iade ettiler. Türkiye'nin geçen yıl olduğu gibi bu yıl da iade kararı alması doğrudur. Alıştık bunlara.
Şimdi ne yapmak istiyorlar acaba diye, bu soruyu kendi kendime de soruyorum.
RAPORDA SIĞINMACI KAMPLARIYLA İLGİLİ BİR ŞEY VAR MI?
23 Nisan bazı liderler buraya geliyor. Gaziantep'te kampları gezecekler. Orayı gezdiklerinde bu rapor için sorulara cevap arayacak mı? 3 milyon insan Avrupalıları rahatsız etmesin diye burada bakılıyor, raporda bunlar için ne var? Bizim tepkimiz raporun yıkıcı bir anlayışla hazırlanmasındandır. Pek çok konuda olumlu yönde ilişkilerin seyrettiği dönemde bu raporun önümüze getirilmesi provakatif bir yaklaşımdır. 1963'ten beri göremediler ama bundan sonra ne olur bilemiyorum.
"ENİNDE SONUNDA DOKUNULURSUNUZ"
Terörle bu çapta mücadele yürütüp de hak ve özgürlük çıtasını bu kadar yüksekte tutabilen başka ülke yoktur. İşte dokunulmazlık meselesini biliyorsunuz. Ünvanı milletvekili ama kendisi arabasında teröristlere silah taşıyor, evini karargah haline getirmiş, yargı güçlerine, polisimize hakaret ediyor, kürsüden terör örgütünü savunuyor. Niye çünkü dokunulmazlığı var. Böyle dokunulmazlık olur mu? Amacı bellidir. Kürsüden ifadelerin için dokunulmazsın. Ama siz bu imkanı tutup da terör örgütünü desteklemek için kullanırsanız eninde sonunda dokunulursunuz. Meclis'teki çalışmaları takdirle karşılıyorum.
"NE KADAR KUTSAL VARSA BU PARTİNİN HEDEFİDİR"
Dokunulmazlıkların kaldırılmasına muhalefet yapan parti geçen yıl Türkiye'ye meydan okuyordu. O dönemde 80 vekili bulunan parti Meclis'e dilekçe veriyordu, bu sefer niye itiraz ediyorsunuz? Bunların derdi üzüm yemek olmadı. Terör örgütüne destek verme çabası içindedirler. HDP bırakın Türkiye partisi olmayı, bırakın Kürt kardeşlerimin temsilini, bu ülkenin değerlerine düşmanlık için kurulmuş bir partidir. Ne kadar kutsal varsa bu partinin hedefidir. Ezandan, camiden, İstiklal Marşı'ndan rahatsız olan bir parti bu toprakların partisi olamaz.
ONLARI ORADA GÖRÜNCE İÇİM ACIDI, "EYVAH NE HALLERE DÜŞTÜK" DEDİM
Dünyanın neresine gittiysek milletimize husumet besleyenlerin bunları desteklediklerini, bunlarla hareket ettiklerini gördük. Paralel yapı da bunların safına katıldı. Biz karşı eylem yaparken görünce içim acıdı. 'Eyvah ne hallere düştük' dedim. Bu vatanın suyunu içmiş, ekmeğini yemiş bir tek kişinin bile böylesi ihanet içinde olacağını düşünemezdim. Gurbette de bunları yapacak olmaları düşündürücüdür.
SABRETME DÖNEMİ BİTTİ, ŞİMDİ HAREKETE GEÇME ZAMANI
Bütün bunlar karşısında sabretme dönemini geride bıraktık. Artık harekete geçme zamanı. Dokunulmazlık ilk adım olacak. Bu ihanet şebekelerinin kökünü kazımak için her şey birer birer yapılacak. Millet bu mankurtları daha fazla taşımak zorunda değildir. Kurtuluş Savaşı verirken nasıl net çizgiler çizdiysek bugün de buradayız."