• BIST 100

    9716,77%-0,05
  • DOLAR

    32,47% -0,21
  • EURO

    34,93% 0,38
  • GRAM ALTIN

    2438,49% 0,65
  • Ç. ALTIN

    3991,84% -0,04

DAVUTOĞLU YENİ PLANINI AÇIKLADI !

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun “Medeniyetler ve Şehirler” adlı kitabı çıktı. Davutoğlu, Başbakanlık’tan ayrıldıktan sonra ilk mülakatını verdi.

GÜNDEM 19.06.2016 18:53:00 0
DAVUTOĞLU YENİ PLANINI AÇIKLADI !

Habertürk'ten Kübra Par'a konuşan Davutoğlu, siyasi sorulara yanıt vermek istemedi. Davutoğlu, “Siyasi sorulara cevap vermek için daha çok vakit var. Başbakanlığı bıraktım ancak siyaseti bırakmadım. Ama bırakın bu seferlik sadece kitabı konuşalım” dedi. Davutoğlu, bundan sonraki planı için "Geçen hafta itibarıyla İstanbul’a döndüm. Bundan sonra hayatımın genel akışı İstanbul’da olacak. Meclis faaliyetlerinin gerektirdiği ölçüde haftada 1-2 gün Ankara’ya gideceğim" diye konuştu.

Davutoğlu röportajından bir bölüm şöyle:

Başbakanlık’tan ayrıldıktan çok kısa süre sonra yeni kitabınız çıktı. 1-2 hafta içinde mi yazdınız yoksa!

2002 yılında başdanışman olduğumda 4-5 kitap projem vardı. Hayatımın akışı değişince o projelerin çoğu kaldı. Osmanlı tarihinin nasıl okunacağına dair bir çalışmam vardı.

Tarihi Derinlik adını vereceğim kitabıma mukaddime gibi ola­caktı. Bir bölümü şehir ve medeniyet üzerineydi. Baktım çok iyi seyreden bir bölüm oldu, ayrı bir kitap olarak yayımlamaya karar verdim. Bu kitabın yüzde 80’ini uçakta yazdım. İlk bölümdeki şehirlerle tanışma hikâyelerimi son 4 ay içinde yazdım. Teorik kısmı çok önceye dayanıyor

Başbakan olmamak nasıl bir duyguymuş? Siyasetin zirvesindeyken şimdi sade bir milletvekilisiniz. Boşluk hissediyor musunuz?

Herhangi bir vazifeyi ya da mesleği hayatınızın esası kabul ederseniz, ayrılınca boşluğa düşersiniz. Ama hayatınızın esasını anlam dünyanıza oturtmuşsanız, meslek ve makam sadece o anlam dünyasının bir parçasıysa, öyle hissetmezsiniz.

İnsanoğlunun varoluşsal anlamda en önemli anları, bitiş ve başlangıcın buluştuğu anlardır. 22 Mayıs kongresi sonrası bitişle başlangıcın kesiştiği noktadaydım. Hâlâ siyasetin içindeyim. Kopmadım. Hiçbir şevk kaybı hissetmiyorum. Çok yoğun bir devlet temposu vardı. Bir tek o anlamda yoğunluğum azaldı. Hayatta en güçlü insan kendisiyle barışık olandır.

Günlerinizi nasıl geçiriyorsunuz?
Kontrollü. İrademi kullanmanın mutluluğunu hissediyorum. Kendi programımı yapıyorum. Sahurdan sonra uzun süre okuyorum, yazıyorum. Başbakanlığı bıraktığımdan bu yana öğleden sonraki tüm mesaim kabullerle geçiyor. İstanbul’a geldiğimde öğrencilerimle buluşuyorum. Aileme daha fazla vakit ayırıyorum. Sare Hanım, Mehmet ve Hacer ile evde derse başladık.

Ne dersi?

Hayat dersi gibi. Hacer, kendi yazdıklarını okuyor. Mehmet, yaşadıklarını aktarıyor. Bugünlerde daha çok ramazan üzerine sohbet ediyoruz. Buna vakit bulabilmek o kadar güzel ki!

Yeni durumu evdekiler nasıl karşıladı?

Ayrıldığım gecenin sabahı küçük kızım Hacer bir metin getirdi. “9 sene önce Ankara’ya geldiğimizde babamın ‘Her şeye alışabilirsiniz ama bu makamlara alışmayacaksınız’ demesinin sebebini şimdi anlayabiliyorum” diye yazmış. Hacer, mekâna parçası gibi bakar. İstanbul’dan ayrılmaktan hiç memnun olmamıştı. Ama Ankara’da çok sevdiği mekânlar ve dostluklar edindi. Şimdi bu ayrılık hüznü dışında son derece memnun, onunla daha fazla vakit geçirmemden mutlu oluyor.

Olup bitene Sare Hanım ne diyor?

Bu onun da yaptığı bir görevdi. Onurla yapıyordu ama zorlanıyordu. Şimdi doğal hayatımıza dönmüş olmanın rahatlığı var. Hastalarına daha çok vakit ayırabilecek. Ama şu sıralar yeni bir ev kurmanın telaşı içinde. Bu kararı 5 Mayıs’ta aldım. Bir anda hayatımızın bütün parametreleri değişti.

Sare Hanım’a “Bir an önce konutu boşaltıp kendi evimize taşınmalıyız” dedim. Süratle bir ev buldu, döşedi. 1 ay olmadan, ilginç bir tesadüfle 7 Haziran’da, yani seçimin yıldönümünde Başbakanlık Konutu’ndan ayrıldık. Sare Hanım daha yaşananları tam olarak fark etmedi. O günden beri koşturuyor.

Günleriniz daha çok nerede geçiyor? İstanbul ağırlık kazandı mı?

Görevden ayrılmanın getirdiği doğal bir akış vardı. 22 Mayıs’a kadar görevimi sürdürdüm. 22 Mayıs’tan sonra Ankara’da biriktirdiğim kitaplarımı taşıma telaşı oldu. Çok sayıda ziyarete gelenler oldu. Geçen hafta itibarıyla İstanbul’a döndüm. Bundan sonra hayatımın genel akışı İstanbul’da olacak. Meclis faaliyetlerinin gerektirdiği ölçüde haftada 1-2 gün Ankara’ya gideceğim.

Hocalığa geri dönecek misiniz?

Ben hocalığı hiç terk etmedim. Ankara’da da o havayı tattığım bir atmosfer vardı. Çok az insana nasip olan bir tarihi şans bana nasip oldu. Yoğun bir teorik birikimden sonra devlet pratiği birikimim oldu. Bu tecrübeyi anlayan bir grup öğrenciyle çalışmalar yapmayı düşünüyorum. Yetişmiş öğretim üyelerinden ve devlet hayatında pratik tecrübe kazanmış arkadaşlardan oluşan özel bir grupla tecrübeler ışığında ülke ve millet olarak yaşadığımız sorunların çözümüne yönelmeyi, açılım ihtiyacı duyulan temel konularla ilgili fikri temrinler yapmayı istiyorum. Üniversite de ders vermeyi düşünüyorum. Öğrencilerden çok sayıda mesaj alıyorum, akademik hayata dönmemi istiyorlar.

‘ŞEHİRDE SIĞINDIĞIM GİZLİ YERLER VARDI’

Kitabınızda “Şehirler medeniyet idraklerinin mekâna yansıyan formlarıdır. Medeniyetleri kuran parametrelerin tarihi, siyasi ve sosyal zemindeki tezahürleri şehirlerde ortaya çıkar” diyorsunuz. Medeniyetler ve şehirler arasında nasıl bir ilişki kuruyorsunuz?

İstanbul’da yetişmiş olmak, insana böyle bir kitap için yeterli idrak ve algı veriyor. Bu yüzden kitapta da “İstanbul benim hocam­dır” diyorum. Çocukluğumdan beri şehir ve medeniyet arasındaki irtibatı yaşaya­rak gördüm. İstanbul Lisesi’nde yatılı okudum. Çarşamba günleri 2 saat dışarı çıkma iznimiz olurdu. Gülhane Parkı’na giderdim. Topkapı Sarayı’nı ve Boğaz’ı seyrederek bir şeyler okurdum. Boğaziçi Üniversite­si’ne girdiğimde sığındığım gizli yerler vardı. Rumeli Hisarı’nın dibinde, Aşiyan kapısının tam karşısına geçerdim. Oradaki bir kavu­ğun üzerinde saatlerce okur ve yazardım. Bunlar bir biri­kim oluşturdu.

Köklü bir kül­türün parçası olduğunuzu idrak edince önünüze soru­lar geliyor. “Medeniyetler mi şehirleri doğurmuştur, şehir­ler mi medeniyetleri doğur­muştur?” sorusu çok tartışılır mesela. Ben ikisinin de oldu­ğunu göstermeye çalıştım. Medeniyet kuran şehirler var. Roma, Medine ve kısmen Atina gibi... Medine şehri Hz. Pey­gamber tarafından dönüştürü­lüp kurulduğunda İslam medeniyeti doğdu. Sonrasında her İslam şehri Medine’ye ben­zedi. Eksen şehirler oluştu. Bir de medeniyetin kurduğu şehirler var. Bağdat, Abbasi Halifesi tara­fından fermanla kuruldu. Göçle ya da kültürel etkileşimle aktarı­lan şehirler var. Buhara, Konya, Üsküp 3 ayrı şehir ama sokak­larına girdiğinizde aynı şeyi hissediyorsunuz.

Medeniyet tarafından tasfiye edilen şehirler var. İskender çok sayıda şehir kuruyor ama Persapolis’i yıkıyor. Hayali şehir haline dönüşen şehirler de var. Sela­nik, Cordoba gibi... Marakeş, medeniyetin coğrafyayla bütünleştiği yerdir. Timbuktu’ya gittiğimde Büyük Sahra’nın ortasındaki o şehrin Marakeş’le nasıl bir hat oluşturduğunu gördüm. Jeokültürel Kuşaklar üzerinde şehirleri anlattığım yerler de oldu. Şehri keşfeden kendini de keşfeder...

 ‘BAŞBAKANLIĞIM DÖNEMİNDE İSTANBUL’DAKİ YAPILAŞMAYA HEP ELEŞTİREL YAKLAŞTIM’

Yurtdışında ilk gittiğiniz şehir Londra’ymış. Ne hissetmiştiniz?

Romanlardan ve İstanbul Lisesi’nde okuduğum Batı klasiklerinden dolayı Batı kültürüne aşinalığım vardı. Londra ilk göz ağrım olarak beni hâlâ etkiler. Piccadilly Circus’u Taksim Meydanı’yla karşılaştırırım. Londra İstanbul’a göre daha mekanik, daha düzenlidir ama İstanbul kadar insanı kuşatmaz. Çocukluğum Fatih, Fener ve Balat’ta geçti. Kilise, havra, camii bir aradaydı. Asırlardan beri oraya gelen rüzgarın kültür ahengini hissederdim. Londra bana çok tek tip geldi. Bir şehrin, şehir sınavından geçmesi için 1000 yılı devirmesi lazım. Londra, İstanbul’a göre çok yeni bir şehir.
Ama 1830’lardan beri açık olan bir şemsiye dükkânını görünce etkilenmiş, İstanbul’un tarumar edilen şehir geleneği için hüzünlenmiştim diyorsunuz...
Kökleri yeni olan ama geleneği koruyan Londra ile kökleri derin olan ama geleneği tasfiye ederek büyümeye çalışan İstanbul arasındaki zıtlık bana ızdırap vermişti.

Peki, İstanbul’un bu tarumarından kimler sorumlu?

İstanbul’da geçmişten bu yana kadim bir şehir geleneği var. Fatih Sultan Mehmet’ten itibaren başlayan, özellikle Mimar Sinan’la şekillenen kadim bir mimarisi var. 19 yüzyıl’da akslara doğru yayılmaya başladı ama o dönem de belli bir uyum içinde gelişti. Ne var ki İstanbul’un modernite ile karşılaşması esnasında modern bir şehir yaratmak adına köklü şehrimize hoyratça davrandık. Bu tek bir dönemde olmadı.

Cumhuriyetin ilk yıllarında vakıf eserlerinin depolara, ahırlara koyulmasından başlayan, yüzlerce caminin, sebilin, medresenin, külliyenin başka amaçlarla kullanılıp, tahrip edildiği bir dönem var. Modernite adına Vatan ve Millet caddelerinin açılması esnasında kaybettiğimiz eserler var. İstanbul gibi organik bir şehri Paris gibi mekanik bir şehre dönüştürmeye çalıştığınızda organik hayat yok oluyor. Şimdi ise İstanbul, moderniteden küreselleşmeye geçme aşamasında. Köklü ve kadim tarihe sahip olan, moderniteyle yüzleşmiş ve tahribatını görmüş olan, küresel bir şehir olma iddiası taşıyan yegane şehir İstanbul’dur. Bu üçünün aynı anda gerçekleşmesi İstanbul için çok ağır bir yük. Başbakanlığım döneminde hemen hemen her konuşmamda, bizim dönem de dahil olmak üzere İstanbul’un tarihi dokusunun tarumar edilmesine isyan ettim. Başbakan olarak bu konuda toplumsal duyarlılık oluşturmaya çalıştım. Önüme gelen her projede belediye başkanlarına İstanbul’un ne kadar korunduğunu sordum.

Özellikle “Tarihi İstanbul’da, Eyüp, Üsküdar ve Galata’da tek bir taş oynayacaksa haberimiz olacak” dedim. Yeni teknolojiler aldatıcı olabiliyor. Animasyon ile bir proje getiriyorlar ama o hayal dünyasının tarihi dokuya oturtulması esnasında doğabilecek faciayı düşünmüyorlar. İktidarımızın ilk yıllarında Haydarpaşa’ya yedi gökdelen projesi getirdiler. Güya İstanbul’un yedi tepesiyle anoloji kuruyor. O projeye karşı çıkmıştım. Mimari olarak yaratıcı gelebilir ama Marmara’dan ya da Karadeniz’den tarihi yarımadaya gelirken Süleymaniye’yi, Ayasofya’yı o tarihi silüeti ezen her şey İstanbul’a zulümdür. İstanbul küreselleşmeyi tarihi dokuya zarar vermeyecek bir hattın dışında gerçekleştirmelidir. Ben hep bunu savundum. Maslak bile bana şehre çok yakın gelmişti.

İstanbul’un gerek Kocaeli gerekse Tekirdağ hattında gelişebileceği alanlar vardı. Bunu yapmak yerine şehrin yakınında tarihi dokuya hançer gibi saplanan Gök Kafes, 16-9 gibi projeler yapıldı. Tek başına ele alındığında fonksiyonel ve faydalı görünen bu projeler o topografyanın içinde zulme dönüşüyor. Başbakanlığım döneminde bu konuya hep eleştirel yaklaştım. İstanbul çok hızlı gelişen bir şehir. Bu şehrin ihtiyaçlarına cevap verirken ama dokusunu kaybetmesine izin vermemenin yolunu bulmalıyız.

DAVUTOĞLU’NUN İSTANBUL’DA EN SEVDİĞİ 5 MEKÂN
-Süleymaniye ve Fatih civarındaki tarihi ortam
-Eyüp Sultan’da güneşin doğuşu
-Salacak’tan Topkapı Sarayı’na karşı gün batımı
-Yahya Efendi Dergâhı
-Rumeli Hisarı’ndan Boğaz seyri


Estetiği ve Dayanıklılığı Buluşturan Göbekli Melamin

NakitCoins: Güvenli Kripto Para Alım Satım Platformu

Göcek Yat Kiralama Hizmetinde Lider Adres

Bizigo ile Seyahat ve Masraf Yönetimi Artık Çok Kolay

AlsakSatsak.com: İkinci El İlanlarla Sektörde Lider

TCG Anadolu ilk kez NATO tatbikatında

Teknolojik yol İstanbul’da test ediliyor

Uyku apnesi olanlar ehliyet alamayacak mı ?

Polat çifti hakim karşısına çıktı

Kocaeli Büyükşehir’den yaşananlarla ilgili açıklama

Öğretmen ataması için gün verildi

Sözünü aldığı pamuk şeker arabasına kavuştu: Mutluluğu gözlerinden okundu

İzmit’in her noktası ilaçlanıyor

Sardala Koyu’ndan 30 poşet atık toplandı

Kocaeli’de korsan servis avı

Kocaeli'nin 5 ilçesi elektriksiz kalacak

Play-Off tarihleri açıklandı

Kağıtspor'un genç judocuları zirvede!

Ermeni çeteleri tarafından şehit edildiler

Bugün hangi eczaneler nöbette?

Kocaeli için gök gürültülü sağanak uyarısı

Dolar bugün ne kadar?

Altın fiyatları ne kadar oldu?

Benzin ve motorin fiyatları

Kara Yollarında Durum

Park halindeki tıra çarpınca 2.39 promil alkollü olduğu ortaya çıktı

Kocaeli’de 20 göçmen yakalandı, 4 kaçakçı tutuklandı

Pompalı tüfekli saldırı kamerada: Cadde ortasında ateş edip bir genci kovaladı

Çocukları öldürülen aileden yürek burkan sözler: "Oğlumuzun değeri 8 yıl mı?"

Tadilat yapılan apartmanın çatı katında yangın : 1 yaralı

Yükleniyor

İsrail, Gazze'deki Cibaliye Mülteci Kampı'na saldırdı! Çok sayıda ölü ve yaralı var

Swiss Transporte, Zürih'te Nakliyede Çevre Dostu Çözümler Geliştiriyor

Almanya İşçi Vizesi: Kariyerinizi Uluslararasılaştırmanın Kapıları

Yurt Dışında İş Bulmak Kolay Mıdır?

Dünya liderlerinin gözünün içine baka baka söyledi: Artık sizden bıktık

Havuzdan bulaşan 'beyin yiyen amip' 16 aylık çocuğu öldürdü

Halk sokaklara indi, belediye başkanının evini basıp ateşe verdiler

İspanya Kargo Gönderimi

Avrupa Parlamentosu'ndan, AB'ye katılım süreci ile ilgili skandal Türkiye raporu

"Sessiz katil" olarak biliniyor, tek bir lokması hasta ediyor

TCG Anadolu ilk kez NATO tatbikatında

Teknolojik yol İstanbul’da test ediliyor

Uyku apnesi olanlar ehliyet alamayacak mı ?

Polat çifti hakim karşısına çıktı

Öğretmen ataması için gün verildi

Muayene katılım payı ücretleri değişti

Fahiş fiyata ağır yaptırım geliyor

İzmir Seferihisar açıklarında 4,5 büyüklüğünde deprem

MHP'nin sandalye sayısı 50'ye yükseldi

Hastane randevularına yeni düzenleme

MHP'nin bayramlaşacağı dört parti belli oldu

Özgür Özel, “Kimsenin gözünün yaşına bakmam”

Lütfü Türkkan’dan Meral Akşener’e: Kararını gözden geçir

Erbakan talimat vermişti! Yeniden Refah Partisi kazandığı belediyelere tabelaları astı

Seçim yenilgisi sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan talimat!

Ne Özel ne de İmamoğlu faktörü! Kılıçdaroğlu, seçimdeki başarıyı 3 nedene bağladı

Körfez'de seçim sonuçlarına yapılan itiraz reddedildi

İzmit Belediyesi’nin yeni meclis üyeleri belli oldu

Derinceliler, Atasoy Bilgin’e sandıkta şok yaşattı!!

Saide Arslan Çalışkan'dan, Nail Çiler, partilileri ve gazetecileri hedef alan zehir zemberek suçlamalar!

NakitCoins: Güvenli Kripto Para Alım Satım Platformu

Dolar bugün ne kadar?

Altın fiyatları ne kadar oldu?

Benzin ve motorin fiyatları

Benzin ve motorin fiyatları

Dolar - euro kaç TL?

Altın fiyatları ne kadar oldu?

Benzin ve motorin fiyatları

Benzin ve motorin fiyatları

Dolar bugün ne kadar?

Play-Off tarihleri açıklandı

Kağıtspor'un genç judocuları zirvede!

Çayırova Belediyesi, Süper Lig için play-off oynayacak

Kocaelispor: "TFF tarafından gerekli disiplin soruşturmasının yapılması bir opsiyon değil, zorunluluktur"

TBL: Kocaeli BŞB Kağıtspor: 66 - Balıkesir Büyükşehir Belediyespor: 69

Kocaelili atletler Bursa’dan kupa ile döndü

Gölcük Belediyespor’un voleybol takımından önemli başarı

Tek şans 3 puan!

Yaşar Can ve Haluk Bozo'dan Kocaelispor'a ziyaret

Acun Ilıcalı sır gibi saklıyordu, satın alacağı kulüp ortaya çıktı

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 33 29 1 3 56 90
2.Fenerbahçe 33 27 1 5 57 86
3.Trabzonspor 33 17 12 4 13 55
4.Beşiktaş 33 15 12 6 6 51
5.İstanbul Başakşehir 33 14 12 7 6 49
6.Rizespor 33 14 13 6 -6 48
7.Kasımpaşa 33 13 13 7 -4 46
8.Antalyaspor 33 11 10 12 0 45
9.Alanyaspor 33 11 10 12 -3 45
10.Sivasspor 33 11 10 12 -5 45
11.Adana Demirspor 33 9 10 14 5 41
12.Samsunspor 33 10 14 9 -6 39
13.Ankaragücü 33 8 12 13 -3 37
14.Kayserispor 33 10 13 10 -10 37
15.Konyaspor 33 8 13 12 -13 36
16.Gazişehir Gaziantep 33 9 17 7 -13 34
17.Fatih Karagümrük 33 8 16 9 -5 33
18.Hatayspor 33 7 14 12 -9 33
19.Pendikspor 33 7 17 9 -31 30
20.İstanbulspor 33 4 22 7 -35 16
1.Galatasaray 33 29 1 3 56 90
2.Fenerbahçe 33 27 1 5 57 86
3.Trabzonspor 33 17 12 4 13 55
4.Beşiktaş 33 15 12 6 6 51
5.İstanbul Başakşehir 33 14 12 7 6 49
6.Rizespor 33 14 13 6 -6 48
7.Kasımpaşa 33 13 13 7 -4 46
8.Antalyaspor 33 11 10 12 0 45
9.Alanyaspor 33 11 10 12 -3 45
10.Sivasspor 33 11 10 12 -5 45
11.Adana Demirspor 33 9 10 14 5 41
12.Samsunspor 33 10 14 9 -6 39
13.Ankaragücü 33 8 12 13 -3 37
14.Kayserispor 33 10 13 10 -10 37
15.Konyaspor 33 8 13 12 -13 36
16.Gazişehir Gaziantep 33 9 17 7 -13 34
17.Fatih Karagümrük 33 8 16 9 -5 33
18.Hatayspor 33 7 14 12 -9 33
19.Pendikspor 33 7 17 9 -31 30
20.İstanbulspor 33 4 22 7 -35 16
1.Galatasaray 33 29 1 3 56 90
2.Fenerbahçe 33 27 1 5 57 86
3.Trabzonspor 33 17 12 4 13 55
4.Beşiktaş 33 15 12 6 6 51
5.İstanbul Başakşehir 33 14 12 7 6 49
6.Rizespor 33 14 13 6 -6 48
7.Kasımpaşa 33 13 13 7 -4 46
8.Antalyaspor 33 11 10 12 0 45
9.Alanyaspor 33 11 10 12 -3 45
10.Sivasspor 33 11 10 12 -5 45
11.Adana Demirspor 33 9 10 14 5 41
12.Samsunspor 33 10 14 9 -6 39
13.Ankaragücü 33 8 12 13 -3 37
14.Kayserispor 33 10 13 10 -10 37
15.Konyaspor 33 8 13 12 -13 36
16.Gazişehir Gaziantep 33 9 17 7 -13 34
17.Fatih Karagümrük 33 8 16 9 -5 33
18.Hatayspor 33 7 14 12 -9 33
19.Pendikspor 33 7 17 9 -31 30
20.İstanbulspor 33 4 22 7 -35 16

YAZARLAR