Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay: Türkiye'nin bölgemizdeki temel mücadelesi, adalet ve barışın ihdas edilmesidir

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Gazimağusa'daki Lala Mustafa Paşa Camii Meydanı'nda düzenlenen Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Gençlik Buluşması'na katıldı.

Türkiye'nin milli davası KKTC'yi yüreğine koyarak 81 ilden gelen gençlik kolları il başkanlarını ve KKTC'li gençleri selamlayan Oktay, gençleri kardeşlik ikliminde görmekten büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti.

Tarihin bir milletin sadece hafızası değil geleceğe ışık tutan, ilham veren ve yol gösteren kayıtları olduğunu belirten Oktay, "Biz, tarihimizden kuvvet alırız, ilham alırız, ibret alırız ve tarihimizi bir gelecek idraki olarak görürüz." ifadesini kullandı.

Fuat Oktay, şunları kaydetti:

"Bu ilhamı tazelemek için gelin şöyle bir şanlı geçmişimize yolculuk yapalım, Türk milleti olarak 2200 yılı aşkın köklü bir devlet geleneğine sahibiz. Göktürklerden Karahanlılara, Selçuklu'dan Osmanlı'ya uzanan, oradan Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni kuran ruh işte bu zengin ortak geçmişten beslenmektedir. Orhun abideleri de Nizamiye Medreseleri de Buhara da Akmescit de bizimdir. Kutadgu Bilig de bizi anlatır Safahat da Kıbrıs Rubaileri de. Bizim hikayemiz, 1071'de Anadolu'ya vurulan mühürde de yazar, Çanakkale'yi geçilmez kılan ruhtan da okunur. Bu toprakların kadim hikayesi, Hala Sultan'dan, Gülsüm Bint-i Dervişe ve Hatice Hatunlara milletimizin mayasını yoğuranlardan okunur. İşte hemen yanımızda yer alan camiye ismini veren Lala Mustafa Paşalar, Barbaroslar, Piri Reisler anlatır hikayemizi. Dünümüzle bugünümüz, geçmiş müktesabatımızla gelecek tasavvurumuz bir bütündür ve hikayemizi bugün geçmişe yaraşır şekilde yazmaya devam ediyoruz."

Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Türkistan'dan Anadolu'ya akan sadece fetih ordusu değil, adalet ve muhabbet kervanıdır ve bugün de gittiğimiz her yere erdemlerimizi taşıyoruz." ifadelerini aktaran Oktay, "Bu kutlu yolculuk 1071'den 1571'e, oradan da bugünlere uzanır. Sizlerle de inşallah 2071'e taşınacaktır. Tüm değerlerimizi, erdemlerimizi, hak ve hakikat mücadelemizi sahiplenecek, yaşatacak ve yarınlara taşıyacak sizlersiniz." diye konuştu.

Oktay, Türkiye'den gelen gençlerin gün boyunca yaptığı ziyaretlerde Kıbrıs Türk halkının hangi badireleri atlatarak bugünlere geldiğine dair bilgilerini tazelediğini vurgulayarak, "Bugün nasıl Kıbrıs'ta yaşanan Rum mezaliminin izlerini yerinde görüp yüreğiniz burkulduysa, Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesi verdiği yıllarda milletimizin kalbi Lefkoşa'da, Doğruyol'da, Erenköy'de, Kıbrıs'ta, nerde Türk varsa, nerede Müslüman varsa orada atmıştır. 60’lı yılların başından Kıbrıs Barış Harekatı'na kadar geçen sürede, EOKA'lı teröristlerin kanlı saldırıları tarihe kara birer leke olarak kazınmıştır." şeklinde konuştu.

İzleyen dönemde pek çok Türk köyünde nüfusun neredeyse kalmadığını anlatan Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Günümüzde hala kayıp ve nereye gömüldükleri bilinmeyen kardeşlerimiz bulunmaktadır. Kıbrıs Türk halkının mücadelesi 1974'teki Barış Harekatı ile taçlanan ve 15 Kasım 1983'te bağımsızlığa kavuşulmasıyla zirveye taşınan bir direniş ve diriliş destanıdır. Kıbrıs Barış Harekatı'ndan 9 yıl sonra zorlu mücadelelerle kurulan Cumhuriyet, Kıbrıs Türkü'nün Ada üzerindeki vazgeçilmez haklarının teminatı olmuştur. Kıbrıs Türkü, mücahitlerimizin yıllar süren haklı direnişi ve Mehmetçiğimizin kahramanlığıyla, tüm dünyaya Kıbrıslı Türk halkının özgürlüğünden asla ödün vermeyeceğini göstermiştir. Kıbrıs Türk halkını bağımsızlığına ve hürriyetine kavuşturan Mücahitler, Mehmetçikler, Mürüvvet Hanımlar, Mehmet Emin amcalar bizim ailemiz, dökülen kan da bizim kanımızdır."

Konuşmasında Yahya Kemal'in "Biz nüfusumuzu sayarken sadece toprağın üstündekileri değil altındakileri de sayarız." sözlerine atıfta bulunan Oktay, "Topraklarımızın üstünde ne varsa altında yatanların eseri olduğuna inanırız." ifadesini kullandı.

Oktay, tüm şehitleri şükranla ve rahmetle anarken, Kıbrıslı Türklerin özgürlük mücadelesine öncülük eden Dr. Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı da şükranla yad etti.

KKTC bayrağının bu topraklarda dalgalanmaya başladığı günden beri Kıbrıs Türk halkının, egemenliğine karşı Rum tarafının kışkırtmalarıyla, haksız ambargolarla ve çözüm getirmeyen müzakere süreçleriyle mücadele ettiğine değinen Oktay, şöyle devam etti:

"Ne Annan Planı ne Crans Montana süreci ne de Cenevre'de geçtiğimiz günlerde gerçekleşen gayriresmi 5+BM toplantısı, tek taraflı tezlerini dayatmaya çalışan Rum tarafını hak ve hakkaniyet çizgisine getirememiştir. Kıbrıs Rum tarafının uzlaşmaz ve ikiyüzlü tutumunu Cenevre'de bir kez daha ortaya koyması Türk tarafı için şaşırtıcı olmamıştır. Şaşırtıcı olmayan sadece Rumların ikiyüzlülüğünün tekrarlanması değil, şaşırtıcı olmayan şey AB'nin de Batı'nın da ikiyüzlülüğüdür. Daha birkaç gün öncesinde yayınladıkları, bu ikiyüzlülüklerini raporlarına yansıtmışlardır. Ne derlerse desinler, ne yaparlarsa yapsınlar bizi daha da ileri adımlar atmaktan vazgeçiremeyecekler. Kararlılıkla birlik ve beraberlik içerisinde, dayanışma içerisinde mücadelemizi dünden çok daha güçlü şekilde devam ettireceğiz."

Oktay, Türkiye'den giden gençlerin kapalı Maraş'ı gözleriyle gördüğünü, Rum tarafının uzlaşmaz tutumunun ve uluslararası toplumun çözüm üretmeyen yapısının nasıl her şeyi çürüttüğüne şahitlik ettiğini vurgulayarak, "Kapalı Maraş'ın açılması dahil olmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yönelik insanlık ve hukuk dışı kısıtlamaların tamamen ortadan kaldırılması için Cumhurbaşkanımız liderliğinde her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Kıbrıs Rumu'na inat, Yunanistan'a inat ve AB'ye inat daha da ileri adımlar atmaya devam edeceğiz." dedi.

Bu destekler için gücü Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Türk ve KKTC halkından aldıklarına dikkati çeken Oktay, "Bütün dünya bunu öğrenecek, Türk milletini hiç kimse tehdit edemez. Hiç kimse ne Türkiye'deki herhangi bir şahsı ne de KKTC'deki herhangi bir birini uzaktan yakından tehdit etme cüretini ve hadsizliğini gösteremez. Gereken cevabı alır. Bugüne kadar olduğu gibi." değerlendirmesinde bulundu.

Gençlere Türkiye-KKTC iş birliğini yükseklere taşımada önemli görevler düştüğünün altını çizen Oktay, "Sizler hiçbir yıldırma girişimine aldırmadan, tehditlere, ambargolara boyun eğmeden el ele, omuz omuza yol alacak gençlersiniz." ifadesini kullandı.

Oktay, KKTC'li gençlerin en doğal insan haklarının bile ambargolar nedeniyle elinden alındığını anımsatarak, "İnsan haklarından bahsediyorlar da Batı'da çok yüksek ya insan hakları, İsrail'de Gazze bombalanırken, Gazze'nin, Mescid-i Aksa'nın üzerine bombalar yağarken insanların üzerine, çocuklar ölürken, kadınlar öldürülürken Türkiye'ye dönüp insan haklarını anlatan Batı var ya, onlardan ses yok. Kıbrıs Türkü farklı konumda değildi. Bu birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu o sürecin tekrarlanması engelledi." şekline konuştu.

Oktay, KKTC ile Türkiye'nin iş birliğini görenlerin Türkiye'nin kalkınma hamlesinin önünü kesmek istediğine dikkati çekerek, "Niye? Doğu Akdeniz'de 'Ben varım.' diyor 'Sen olamazsın.' Kıbrıs'ta doğal gaz aranacaksa 'Yunan olarak ben ararım sen arayamazsın.' Yapma ya. 'Sen arayacaksan benden izin alacaksın.' diyor. Sen kimsin? Biz izni milletimizden alırız. O izni aldık, bugün de o aralamaları da yapıyoruz. İnşallah Doğu Akdeniz'de de Karadeniz'de de sonucu alırız." değerlendirmesinde bulundu.

Ulaştırmadan enerjiye, sanayiden tarıma, turizmden eğitime desteklerin süreceğini belirten Oktay, sözlerine şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanımız liderliğinde Türkiye'nin bölgemizdeki temel mücadelesi, zulüm ve acının silinip yerine adalet ve barışın ihdas edilmesidir. Mücadelemiz, bir yanda Kovid'den insan kayıplarının önüne geçmek için dünyanın her köşesinde mücadele verilirken diğer yanda Filistinli çocukların zalimce katledilmemesi içindir. Suriye'de de Libya'da da bölgesel istikrar uğruna, bir damla petrolün insan kanından daha kıymetli görülmemesi için mücadele veriyoruz. Türkiye'nin hiçbir ülkenin topraklarında, hiçbir toplumun özgürlüğünde veya çıkarlarında gözü yoktur, bunu herkes böyle bilmelidir. Biz kendimizin ve ayrılmaz bir parçamız olarak gördüğümüz kardeşlerimizin, gönül coğrafyamızın hakkını, hukukunu ve geleceğini savunuyoruz. Bunun için zulme zulüm diyoruz, adaletsizliğe adaletsizlik diyoruz ve bunu kapalı kapılar ardında değil açıkça tüm insanlığa seslenerek yapıyoruz."

Doğu Akdeniz'de Kıbrıs Türkü'nün meşru hak ve çıkarlarına sahip çıkmayı da sürdüreceklerini belirten Oktay, "Bugüne kadar ne kendi kıta sahanlığı haklarımızın ne Kıbrıs Adası'nın eşit ve ortak sahibi olan Kıbrıs Türk halkının haklarının tartışılmasına izin verdik. Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs Rum halkından daha az eşit veya daha az egemen değildir, bunu her platformda görmeyen gözler görene kadar, duymak istemeyen kulaklar duyana kadar haykıracağız." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye-KKTC Gençlik Buluşması Programı'na, Oktay'ın yanı sıra KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Başbakanı Ersan Saner, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu, Türkiye Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız, AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Eyüp Kadir İnan ile Türkiye'den 81 AK Parti Gençlik Kolları temsilcileri, STK temsilcileri, sporcular ile KKTC'li gençler katıldı.

Oktay, daha sonra KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'ın onuruna verdiği yemeğe katıldı.AA