Yasak Elma'da sular durulmuyor!

Yasak Elma dizisinde Talat Bulut krizi bitmiyor! Son olarak taciz iddialarıyla nedeniyle suçlanan Bulut'un hakkında takipsizlik kararı verilmiş ve yapımcı tarafından yeni sezonda yer alacağı duyurulmuştu. Bu gelişmenin hemen ardından dizinin set çalışanları bu karara itiraz etmiş ve Talat Bulut'u dizide istemediklerini belirten yazılı bir açıklama yayınlamışlardı.

Tüm bu yaşanan gelişmelerin ardından dizinin yapımcısı Fatih Aksoy sessizliğini bozdu. Taciz iddialarıyla gündeme gelen oyuncu Talat Bulut'u diziden çıkarmadığı için eleştiri oklarının hedefi haline gelen yapımcı Fatih Aksoy, yaşanan olaylarla ilgili konuştu. İşte Milliyet yazarı Özay Şendir'e konuşan Aksoy'un açıklamaları:

"Bu konuda, “Savcılığa şikayet et” diyen de benim, “Savcılığa başvurman buradaki pozisyonunu değiştirmez, sen lütfen işine devam et” diyen de... Hepiniz dosyayı bilmeden yazıp çiziyorsunuz. O genç kız ifadesinde “Odada yalnızdık” diyor ama takipsizlik kararı veren Savcı, tam 12 kişinin ifadesini aldı, biliyor musun? Üstelik o genç kızın avukatının istediği tanıklar da var, bu 12 kişi arasında... Diğer kostümcü, onların olayı anlattıklarını söylediği diğer kişi ve o gün kızı almaya gelen erkek arkadaşı hepsi dinlenmiş.

"NE YAPAYIM, KENDİM MAHKEME Mİ KURAYIM?":

Daha ilk gün, “Mahkemenin vereceği kararı beklemem, savcı dava açtığı an, Bulut’la yollarımızı ayırırız” diyen benim. Savcı, ciddi bir sosyal medya baskısına rağmen ve o kadar kişiyi dinledikten sonra bir karar vermiş. Ne yapayım, kendim mahkeme mi kurayım? Ben kişilere göre değil, ilkelere göre çalışırım.

Şimdi yargı taciz iddiasını ciddi bulmadığı halde, oyuncunun işine son verdiğimi düşünelim. Yarın rakip bir firma setlere kendisine bağlı kişileri soksa, sonra da başrol oyuncularımı tacizle suçlasa... Yargı iddiaları ciddi bulmasa bile, benim herkesi kovmam gerekmez mi? Bu kadar kırılgan bir ortama kendimi nasıl sokarım?

“KIZ İFTİRA ATIYOR” DEMİYORUM, “OLMAMIŞTIR” DA DEMİYORUM:

Yargıtay’ın emsal bir kararı var. Bir kadın tek başına olduğu anda tacize uğrasa bile, sonraki hali ve tavrı da kanıttır diye... Burada genç kızın sonraki halini gören insanlar da dinlenmiş mi, dinlenmiş. Ardından yargı bir karar vermiş. “Kız iftira atıyor” demiyorum, “Olmamıştır” da demiyorum. Söylediğim, yargı iddiayı inceledi ve dava açmadı. Adama ‘tacizci’ demek de ayıp. Ne yapacağım, yargıya güvenmekten başka?

Olayı, ertesi gün, uygulayıcı yapımcıdan öğrendim. Önce Talat Bulut’u çağırdım, ardından kızı... Erkek arkadaşı ve ailesiyle geldi. Biri “Yapmadım” dedi, öteki “Yaptı” dedi. Ben de, meseleyi mutlaka savcılığa intikal ettirmesi gerektiğini söyledim. Yapım şirketi olarak onu yalnız bırakmadık, arkasında durduk ve çalışmaya

"BEN TACİZCİ ÇALIŞTIRMIYORUM":

-Ben tacizci çalıştırmıyorum. Taciz iddiasıyla şikayet edilen, olaya dair genç kızın istediği tanıklar da dinlendikten sonra hakkında dava açılmayan biriyle çalışıyorum. Ortada “Madem tanığın yok, dosya kapandı” falan gibi bir durum yok kesinlikle.

- Bu ülkede, karanlık ve yargının ele geçirildiği zamanlar oldu ama artık bunlar geride kaldı. Yargıya güvenmekten başka hangimiz ne yapabiliriz? Bu konuda görüş beyan edenler, kendileri de birer mahkeme kurmuş olmuyorlar mı?"