Vali Ceylan, darbe girişimi davasında tanık olarak dinlendi

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) davası kapsamında adı sözde "Yurtta Sulh Konseyi'nce hazırlanan listede "Tekirdağ sıkıyönetim komutanı" olarak geçen 5'inci kolordu komutanlığına bağlı 105'inci topçu alay komutanı Samettin Öremiş'in yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya emekli 5'inci Kolordu Komutanı Korgeneral Alparslan Erdoğan ve Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan da tanık sıfatı ile katıldı.

Sanık Samettin Öremiş'in yargılanmasına Tekirdağ 2'nci Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Öremiş'in duruşmasına emekli 5'inci Kolordu Komutanı Korgeneral Alparslan Erdoğan ve Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan da tanık sıfatı ile katıldı.

Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan verdiği ifadesinde o gece 5'inci Kolordu Komutanı Korgeneral Alparslan Erdoğan'ı aradığını belirterek, "Telefonuma ilk seferde çıktı, kendisine devletin tarafında olup olmadığını sordum. O da bana açık olarak devletin tarafında olduğunu, darbe teşebbüsünün karşısında olduğunu söyledi. Ben gelişen olaylarla ilgili olarak irtibat halinde olmamızı kendisinden istedim. Olay gecesi aramızda sürekli telefon görüşmesi oldu. Sanık Samettin Öremiş, beni telefonla arayarak Tekirdağ'a gelmek için araç istememiştir. Tekirdağ Garnizon Komutanı Halil Erkek ile 16 Temmuz 2016 tarihinde hatırlamadığım bir saatte yaptığım görüşmede, bana sanık Samettin Öremiş'in tugay komutan yardımcısı Aşkın albayı cep telefonuyla aradığını, Tekirdağ'a gelebilmek için araç istediğini, sanığın talebinin de Aşkın albay tarafından reddedildiğini, bu görüşmenin de tutanak altına alındığını söyledi. Alparslan Erdoğan'a sanığın Tekirdağ'a gelmek için araç istediğini anlatmıştım. Ancak hangi tarihte anlattığımı tam olarak hatırlamıyorum. Sanığın isminin "Tekirdağ Sıkıyönetim Komutanı" olarak darbeyi yapanlar tarafından düzenlenen listede geçtiğini biliyorum. Sanığın faaliyetleriyle ilgili başka bir bilgim yoktur. 5. Kolordu Komutanı Alparslan Erdoğan, darbe gecesi devletin tarafında yer almıştır, darbecilerin karşısında durmuştur. Kurmay Albay Mehmet Ergül'ü şahsen tanımıyorum, darbe gecesi kendisi ile görüşmedim" dedi.

SEGBİS sistemi ile İstanbul'dan bağlanarak ifade veren emekli Korgeneral Alparslan Erdoğan ise ifadesinde, "Samettin Öremiş o gün benim de katıldığım törenle görevini Albay Ali Bolat'a devretti. Saat 17.00 itibariyle sanığın 105'inci Topçu Alay Komutanlığı görevi sona ermiş ve askeri teamüller gereğince terfi durumu açıklanana kadar 5'inci Kolordu Komutanlığı emrine görevlendirilmesi yapılmıştı. Ben darbe girişimini 22.35 sıralarında haberlerden öğrendim. Bunun üzerine kolordu nöbetçisini arayarak durumu sordum. Sonrasında silahlı kuvvetler komuta hareket merkezini aradım. Buradaki görevli en üst düzey emniyet tedbirlerinin alındığını, sıkıyönetimin ilan edildiğini, daha fazla bir şey söyleyemeyeceğini söyledi. Ben bunun üzerine kolordu kurmay başkanımı ve emir subayımla birlikte karargaha gittim. Kolordu nöbetçi amiri yarbay bana bir mesaj emri getirdi. Yarbay bana "komutanım sizi görevden almışlar, Genelkurmay emrine vermişler" diyerek bana mesajı uzattı. Emirde bir albay ve bir tugay komutanı imzası görünce uygun bir emir olmadığını değerlendirdim. Böyle bir emrin Genelkurmay Başkanı veya Genelkurmay ikinci başkanı tarafından imzalanacağını biliyordum. Emrin ek sayfasındaki görevlendirmelere baktığımda sanığın isminin "Tekirdağ Sıkıyönetim Komutanı" olarak görevlendirildiğini gördüm. Çünkü düzgün bir emir olsaydı sıkıyönetim komutanı olarak il merkezinde bulunan 8'inci mekanize tugay komutanı görevlendirilirdi. Saat 23.20 sıralarında Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan beni aradı. Bana Tekirdağ Sıkıyönetim Komutanı olarak bir albayın görevlendirildiğini, kendisinden bir araç istendiğini belirtti. Ancak kendisini sanığın aramadığını söylediğini belirtti. Ayrıca araç istemek için aradığını da söylemedi. Vali "ben ne yapayım paşam" dedi. Ben de kendisine "il jandarma komutanı ve il emniyet müdürünü arayarak gerekli önlemleri alıp makamınıza oturun. Asker kışladan dışarıya çıkmayacak rahat olun." Tam saatini hatırlamamak ile birlikte saat 24 gibi sanık Samettin Öremiş makam odamda birlikte oturduğum kurmay başkanı Mehmet Ergül'ü aradı. "Tekirdağ'da bana bir görev verilmiş ben ne yapayım" dedi. Ben de ona "sakın gitme alaya git benden haber bekle" dedim. Kendisi de "emredersiniz komutanım" dedi. Sanık ilerleyen saatlerde yine kurmay başkanının telefonundan arayarak "komutanım emriniz nedir, karargaha yine geleyim mi" dedi. Ben de sanığa tekrar alayda kalmasını belirttim. Saat sabah 04.30 sıralarında Çorlu Cumhuriyet Başsavcısı beni arayarak sanığın hakkında gözaltı kararı olduğunu ve kendilerine yardımcı olmamızı istedi. Ben de adli müşavirlik ve merkez komutanlığına emir vererek gözaltı işleminin yapılması için yardımcı oldum. Sanığın gözaltına alınmasından sonra 105'inci topçu alayındaki subaylar ile yaptığım görüşmede sanığın emir ve talimat vermediğini, topçu alayının dışına çıkmak için herhangi bir eylemde bulunmadığını tespit ettim. Ben Genelkurmay Başkanlığında çalıştığım 2 yıl ve 5'inci kolordu komutanlığında görev yaptığım 1 yıl boyunca sanığın bu örgüt ile ilgili olduğuna dair şüphe yaratacak hiçbir davranışını görmedim ve duymadım. Sanığın isminin listede olmasına şaşırdım ve bir anlam veremedim" diye ifade verdi.

Mahkeme heyeti sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı 13 Mart tarihine erteledi.