Aslında bir Müslümanın her anı Peygamberimize hürmet ile geçmelidir. Efendimize karşı hep samimi, saygılı ve sevgili olmalıdır. Lakin şimdi öyle bir ayın içinde bulunuyoruz ki, bu ay için bizzat efendimiz (Sav) Şaban benim ayımdır buyurmuştur.
Dolayısı ile Müslümanların bu ayda daha da hürmetli, saygılı ve dikkatli olması lazım. En büyük hürmet ise, Peygamberimizi daha iyi tanımak, daha iyi anlamak ve yoluna daha sağlam adım atmakla olur.
Peygamberimize hürmetin en güzeli O’nun bize tavsiyelerine uymakla ve O’nun getirdiği hükümlere bağlanmakla olur. Ayrıca gösterilmesi gereken büyük birde vefa borcumuz var Peygamberimize Neden mi?
Bakınız Rabbimiz ayeti kerimede şöyle buyurdu ‘O (Resulüm) Size çok düşkün, mü'minlere şefkatli ve merhametlidir’. Buyurarak efendimiz (Sav) bizi ne kadar önemsediğini beyan etmiştir.
Hayatının her alanında, en sevinçli ve en üzüntülü anlarında dahi ümmetini hiç unutmayan, çektiği tüm çilelere rağmen bütün benliğini bir kenara bırakıp ümmeti için acılara göğüs geren, ümmeti olmadan cennete girmeyi dahi ret eden bir Peygambere karşı verilmesi gereken ne kadar büyük vefalar vardır değil mi?
Kendisine sunulan hiçbir nimeti sadece kendisi için kabul etmeyip, ümmetini de buna dahil eden bu müstesna insandaki örnekler özellikle iç aleminde, kalbinde taşıdığı güzellikler Müslümanlar için birer inanç ve tatbikat olmadıkça O’na karşı duyulması gereken sevgi, saygı ve hürmet gösterilmemiş olur.
Çünkü Peygamberimiz bize dünya ve ahiret hayatına dair tüm güzellikleri sunmuş ve bizi tüm kötülüklerden uzak kalmamız için uyarmıştır. İşte böyle bir insan düşünün ki, seviyor, merhamet ediyor, şefkati ile sarıyor, sizin için üzülüyor, sizin için en güzel nimetleri bile terk ediyor ve sizin için ağlayıp sızlıyor…
Kim yapardı bu kadar emeği? Kim sunardı bunca güzel örneği? Kim verirdi ebedi hayatın kurtuluş ilaçlarını? İşte Allah (CC) Allah size bir elçi bir müjdeleyici, bir öğretici göndermekle ne büyük ikramda bulunmuştur ayetinde Efendimiz (Sav) kast ederek Müminler için dünya ve ahiret kurtuluşu bir öğretmen ve bir rehber olarak nitelendirmiştir.
Bize düşen ise O’nu iyi tanımak iyi anlamak ve yüreğimizi O’nun yüreğine bırakıp bedenimizi O’nun istekleri ile meşgul etmektir. Çünkü Allah (CC) şöyle buyurmuştur. Allah’ın Resulünde inananlar için nice güzel örnekler vardır. Herkim Allah’a ve resulüne itaat ederse işte onlar kurtuluşa erendir. Ya Rab bizi de, Resulüne güzelce tabi olanlardan O’nu sevip yolundan gidenlerden eyle amin..
