9889,04%1,77
32,57% 0,27
34,99% 0,08
2459,92% 0,99
4013,30% 0,54
Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından resim sanatı aracılığıyla ulusal ve uluslararası anlamda Ordu'nun tanınırlığını artırmak amacıyla "Ordu'nun...
Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından resim sanatı aracılığıyla ulusal ve uluslararası anlamda Ordu'nun tanınırlığını artırmak amacıyla "Ordu'nun Renkleri Uluslararası Ressamlar Çalıştayı" devam ediyor.
Çalıştay kapsamında gelen 22 resim sanatçısı yağlı boya ile kentin güzelliklerini tuvale aktararak Ordu'nun sanat hafızasına nadide eserler bırakmaya hazırlanıyor. Ressamlar önce şehir gezisi yaparak gördükleri özel mekânları resmedip yağlı boyalı tabloya dönüştürerek Ordu'nun turizmine, kültürüne ve sanatına katkı sağlayacaklar.
"Kentlerin kendine has sembolleri olmalı"
Bu arada Ordulu ressam Önder Aydın'ın öncülüğünde Ordu Kültür Sanat Merkezinde bir panel gerçekleştirildi. Ordu'nun sanatsal açıdan durumunun, geleceğe yönelik yapılabilecek faaliyetlerin konuşulduğu panele ressamlar Kadir Şişginoğlu, A. Celal Binzet, Bünyamin Balamir ve Aysun Altunöz konuşmacı olarak katıldı. Panelde sanatın yaşamlarına olan etkilerini örneklerle anlatan konuşmacılar, sanatın insan yaşamına estetik katkılarına ve yerel yönetimlere olan yol göstericiliğine değindiler.
Panelde sanatın önemine değinen A. Celal Binzet, "Sanat, toplumları daha iyiye daha ileriye götürmenin ortamını hazırlar. Bir resmi çok güzel yapmak, bir şarkıyı söylemek sanat olabilir ama sanat yapıtından haz alabiliyorsanız, sanat yapıtının hangi anlamlar içerdiğini bilebiliyorsanız ancak o zaman kendimizi o sanata katılmış sayabiliriz" dedi.
Kentlerin kendine has sembolleri olması gerektiğini söyleyen Kadir Şişginoğlu da, "Kentlerde insanlar gibidir. Hem bedeni hem de ruhu vardır. Kentlerin bedenini oluşturan farklı dönemlere ilişkin ayakta kalmayı başarmış mimari yapılardır. Kentlerin ruhu ise o kenti kuranların, yaşatanların o kente bıraktığı iz, kente değer katanların o kente üflediği nefestir" diye konuştu.
Bünyamin Balamir ise özellikle Anadolu insanının sanata olan düşkünlüğüne de değindi. Balamir, "Anadolu'nun birçok yerine gittim. Anadolu'daki halkın, hiç okuma yazması dahi olmayan o kadınlarımızın ne kadar sanatı sevdiğini, sanatla iç içe olduğunu, sanata ne kadar düşkün ve ilgili olduğunu gördüm. Her aydının görevi onlara gitmek ve bu sevgiyi açığa çıkarmaktır" ifadelerini kullandı.
Kentte sanat zemininin oluşması ve toplumsal yapıya dayalı etkinliklerin gerçekleştirilmesi açısından kamu kurumları ve yerel yönetimlerin tavırlarına ifadelerinde yer veren Aysun Altınöz, gençlere kültürel değerlere sahip çıkmaları konusunda önerilerde bulundu. Altınöz, "Bir kültüre sahipseniz, size emanet edilen değerler varsa ister istemez onların sahibisiniz. Onlar sizin görev alanınız içerisinde" diye konuştu.
