9716,77%-0,05
32,47% -0,21
34,93% 0,38
2438,49% 0,65
3991,84% -0,04
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi 4. Kitap Fuarı ile birbirinden önemli yazarları kitapseverlerle buluşturuyor. Fuarada okuyucuları ile buluşan Bejan Mayur ve İlber Ortaylı önemli mesajlar verdi.
Kitap Fuarı’nın ilk gününde Bejan Matur da okurlarıyla bir araya gelen yazarlar arasında yer aldı. Gençlerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşide Bejan Matur, “Şiir ve politika” konulu bir konuşma yaptı. Matur ayrıca son dönemde büyük ilgi gören “Dağın Ardına Bakmak” adlı kitabıyla ilgili okurlarının soru ve eleştirilerini yanıtladı. Bejan Matur söyleşisi, Uluslar arası İnterteks Fuar Alanı içindeki A Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Matur, okurlarıyla buluşmanın kendisine her zaman büyük heyecan verdiğini söyleyerek söyleşine başladı. Yazı ya da şiir yazmayı bir yolculuğa benzeten Matur, “Şiirin çoğu toplum için iyileştirici bir tarafı vardır. Benim için de bu böyle. Şiirle kendimi iyileştirdim. Eğer şiir yazmasaydım, hastalanırdım” dedi.
Kelimenin tek başına tam da anlatılmak isteneni veremediğine dikkat çeken Matur, “Doğdunuz ülkede büyük acılar, hikâyeler varsa onun dilini kurmak zorundasınız. İlgilenmemek de bir tercihtir ama duyarlıysanız o duygu sizi bırakmaz. Ben Maraş’ta doğdum. Maraş, Türklerin ve Kürtlerin, dillerin, dinlerin ya da iklimlerin geçiş noktası. Geçmişle de biraz ilginiz varsa karşılaştığınız her yerin buruk bir hikayesi var. Ermeni tehciri, Maraş olayları, 90’lı yıllarda yaşanan acılar var. Bunlarla büyüdüğünüzde, bunların aslında birer şiir olduğunu görüyorsunuz” şeklinde konuştu. Matur söyleşisi sırasında Türkiye’de uzun yıllar büyük acılar, büyük kayıplar yaşandığını anlatarak, “Dönüşümü dil üzerinden yapmak konusunda şanslıyız. Biz bu acıların, bu kayıpların edebiyatını, müziğini, sinemasını hala yapamadık. Bu yaşananların sanata çok büyük bir rezerv olacağını düşünüyorum” dedi.
KİTABI İLE İLGİLİ SORULARI YANITLADI
Bejan Matur, söyleşinin ardından okurlarının sorularını da yanıtladı. Gençler, Matur’a son kitabı “Dağın Ardına Bakmak” ile ilgili sorular yöneltti. Kitabı ile ilgili gelen eleştirileri yanıtlayan Matur, “Dağa gittim ve oradaki insanlarla buluştum. Ben propaganda yapmadım o siyasilerin iş. Ben Kandil’de çocukluk arkadaşıma rastladım. Orada gözlerimiz konuştu. Elinde silahla dağa çıkan birine çok da fazla anlat diyemezsiniz” dedi.
BİRLİKTE AĞLAYABİLMEK
Kitabına her kesimden olumlu eleştiriler geldiğine dikkat çeken Matur, “Kimsenin politik klişelere ihtiyacı yok. Başka bir yere işaret ettiğinizde bir insana ulaşabiliyorsunuz. Kitapla her sınıftan insan bir farkındalık yaşadı. Geçmişle yüzleşmenin yolu o yaralara bakmaktır. Birlikte ağlayabilir ve birlikte yas tutabilirsek iyileşmeye başlarız. Bunun çok başındayız” dedi. Matur, şiirlerini Türkçe yerine neden Kürtçe yazmadığı yönündeki bir soruya karşılık olarak da, “Ben rüyalarımı Türkçe görüyorum. Bu bir ressama neden kırmızı rengi daha fazla kullanıyorsun demek gibi bir şey. Duyguyu, kullanacağım metaforları böyle buluyorum. Şiir bana böyle geliyor” şeklinde konuştu.
ORTAYLI AÇIK KONUŞTU
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, 4. Kocaeli Kitap Fuarı ile birbirinden önemli yazarları kitapseverlerle buluşturuyor. Kitap Fuarı’nda okurlarıyla bir araya gelen yazarlar arasında Prof. Dr. İlber Ortaylı da yer aldı. Ortaylı, “Tarih Üzerine” adlı konferansında politikacılara önemli göndermelerde bulundu. “Tarih politikacıların devamlı hatırlamak konumunda olduğu bir zaman dilimidir” diyen Prof. Dr. Ortaylı, “Türkiye’de tarihi mirası değerlendirirken çok dikkatli olmak gerekir. Değerlendirme yaparken zamanı iyi okumalısınız. Yoksa ters neticelere ulaşırsınız” dedi. Ortaylı, Kocaeli Kitap Fuarı’nı da değerlendirerek, “Bu fevkalade bir kültür olayı. Buraya her kesimden vatandaş gelip kitapla buluşuyor. Emeği geçenleri kutluyorum” dedi.
ZAMANI OKURKEN DİKKATLİ OLMAK GEREKİR
Kitap Fuarı A Konferans Salonu’nda gerçekleşen söyleşiye başta gençler olmak üzere çok sayıda vatandaş yoğun ilgi gösterdi. Prof. Dr. Ortaylı söyleşisinde yakın tarihe yapılan göndermelerle bugünün sorumlu tutulamayacağına işaret etti. Türkiye’de hiçbir partinin uzun ömürlü olmadığını hatırlatan Prof. Dr. Ortaylı, “O nedenle Türkiye’de tarihi mirası değerlendirirken dikkat etmek gerekir, değerlendirme yaparken zamanı iyi okumalısınız. Yoksa ters neticelere ulaşırsınız. Örneğin Celal Bayar’ın Adnan Menderes ile ilgili yayınladığı hatıratında unutkanlık bulutları rol almıştır. Celal Bayar’ın, Menderes’in hayatında olumlu bir rolü olmamıştır. Biri Anadolu’dan gelen ve demokrasi ihtiyacı içinde olan biri, diğeri ise ittihatçıdır” dedi.
BİLMEDEN HÜKÜM VERMEK
Bilmeden hüküm vermenin beraberinde ciddi yanlışları getirdiğini anlatan Ortaylı “Örneğin Sultan Abdülmecit, genç paşaları bir araya getiriyor ve onlarla çalışıyor. Sorsanız işe yaramaz diyen çıkar. Ama bu padişah birinci sınıf batı müzisyeni, iyi bir besteci ve ressam. İmparatoriçe Eugene kendisine hayran. Tarihçilikte cehalet affedilmez hele o yanlış verilerle politika yapılmaz” dedi.
TÜRKİYE HIZLI DEĞİŞEN BİR ÜLKE
Prof. Dr. Ortaylı söyleşinde bir milletin tarihinin olumlu ve olumsuz yönlerinden ele alınarak yazılması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin hızlı değişen bir ülke olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Dünle bugünü aynı kefeye koyarak ortaya çıkamayız. Menemen vakası ile bugünün bir partisinin düşüncesini aynı gözden göremeyiz. Bu bilmediğin yamayı, bilmediğin söküğe dikmek gibi olur” şeklinde konuştu.
OKURLARIN SORULARINI YANITLADI
Prof. Dr. Ortaylı söyleşinin ardından okurlarından gelen sorulara yanıt verdi. Prof. Ortaylı, Osmanlı’daki Teşkilat-ı mahsusa ile ilgili gelen bir soru üzerine, “Devlet Teşkilatında kadro olarak görünmüyor. Teşkilatı devlet değil İttihat ve Terakki Partisi kurdu. Teşkilat özellikle doğuda birlikteliği ve bağlılıklarıyla büyük hayranlık uyandırmıştır” dedi.