Marmara depremini 10 yaşında yaşayan Aybüke Üsü, Elazığlıların yardımına koştu

Merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan ve "son yüzyılın en büyük depremlerinden biri" diye tanımlanan 7,4 büyüklüğündeki Marmara Depremi'ni İzmit ilçesinde yaşayan Aybüke Üsü (31), depremde birçok yakınını kaybetti.

Henüz 10 yaşında yakalandığı depremin psikolojik etkisini uzun süre yaşayan Üsü, bundan sonra yaşanacak afetlerde halka destek olabilmek için inşaat mühendisi olmaya karar verdi. Balıkesir Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü'nden mezun olan Üsü, Antalya'da Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü İmar ve Planlama Şube Müdürlüğünde görev yapıyor.

Merkezi Sivrice ilçesi olan 24 Ocak'ta yaşanan 6,8 büyüklüğündeki depremle acıları ve anıları tazelenen Üsü, depremzedelere destek sunmak için Elazığ'a geldi. Kentte Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hasar tespit çalışması yürütülen 1000 kişilik ekipte gönüllü olarak yer alan Üsü, kendisi gibi küçük yaşta depremi yaşayan çocuklarla da yakından ilgileniyor.

"İlk kez depremi yaşayan bir çocuk olarak çok etkilenmiştim"

Aybüke Üsü, , ilk depremi 10 yaşındayken yaşadığını, çok etkilendiğini söyledi. "O zaman çocuktum. O an ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Ne olduğunu bilmiyordum. Depremi daha önce yaşamamıştık. İlk kez deprem yaşayan bir çocuk olarak çok etkilenmiştim. Ailem çok büyük bir şok yaşadı, çok etkilendi." diyen Üsü, yaşadıkları can kayıplarına ve oluşan ağır hasara değindi.

"Kuzenimi doğum gününde kaybettik"

Depremde enkaz altında kalan dayısını, kuzenini, bazı yakınlarını ve arkadaşlarını kaybettiğini ifade eden Üsü, "Bizim için psikolojik anlamda tam bir çöküştü. Yengem ve kızı yaklaşık 2 gün enkaz altında kaldı. Yengem sağ bacağını kaybetti. O zaman 72 ameliyat geçirdi. Kuzenimi doğum gününde kaybettik. Çok acı günlerdi. Halk perişandı. Kayıplar vardı." diye konuştu.

Üsü, çok etkilendiği deprem nedeniyle inşaat mühendisi olduğunu, 8 yıldır Bakanlık bünyesinde çalıştığını belirtti.

"Depremi haberi alır almaz yaşadığım tüm anılar canlandı"

"Depremi haberi alır almaz yaşadığım tüm anılar canlandı, gönüllü olarak gelmeye karar verdim. Gelir gelmez de çalışmalara başladık." diyen Üsü, 1000 kişilik ekiple sahada çalışma yürüttüklerini aktardı. Hasar tespiti yaptıklarını dile getiren Üsü, daha önceki depremlerden ve deneylerden elde edilen verilere göre hasar durumunu belirlediklerini, orta hasarlı binalarda detaylı mühendislik incelemeleri yaptıklarını anlattı.

"Depremde psikolojik desteğin önemini iyi biliyorum"

Üsü, deprem bölgesinde çocukları görünce çok etkilendiğini söyleyerek yaşadıklarının hafızasında canlandığını vurgulayarak şunları kaydetti:

"Evini kaybeden bir sürü çocuğuz ve ne olduğunu anlamıyoruz. Bir felaket. Bütün binalar yıkılmış, ağır hasar görmüştü. O yüzden çocukları görünce çok etkileniyorum. O an gözlerim doluyor. Ben de çalışmalarım esnasında karşılaştığım çocuklara psikolojik anlamda onlara destek vermenin en önemli husus olduğunu düşünüyorum. Depremde psikolojik desteğin önemini çok iyi biliyorum. En çok ihtiyaçlarının o olduğunu düşünüyorum. Çok duygulanıyorum ve elimden geldiğince o anlamda destek için çalışıyorum. Onlara dokunmak bile beni çok etkiliyor. Eminim ki onlar da çok etkileniyorlar."AA