Tiyatro Roza Adını Duyurmaya Devam Ediyor

Bayram Gündoğdu kimdir ?

1985 Elazığ doğumluyum ,18  senedir gebze de ikamet ediyorum, evliyim ve 2 yaşında bir oğlum var.Çok yoğun bir hayatım var. Bazen bu yoğunluktan sıkıldığım zamanlar oluyor ama Allah’ı Teala bizlere bu canı bahşettiyse onu insanlığa faydalı bir şekilde yaşamak gerektiğini düşünüyorum.  “İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır” Hadisi benim için bir kılavuzdur. İşte bu sebeple gerek tiyatro çalışmalarıyla, gerekse sivil toplum kuruluşlarında yer alarak fayda sağlamaya çalışıyorum. Şuan kendi  köy derneğimizin dernek başkanlığını sürdürüyorum.  Özel sektörde bir firmada çalışıyorum.  2003 yılından bu yana da tiyatro ile uğraşıyorum.  

Peki tiyatro roza ismi nerden geliyor ? bu fikir kimden çıktı ? 

2006 yılının sonlarına doğru kendi tiyatromu kurma fikri doğdu. En yakın arkadaşım ve kardeşim Abdullah ile bu fikri paylaştım. İşe isim bulmakla başladık. Tiyatro ve koyacağımız ismi ortak kullanmaya karar verdik ve rozayı bulduk. “RO” yu ortak kullanarak “TiyatROza” yı ortaya çıkarmış olduk. Tiyatro kurmakta ki amacım ise gençlere bir şeyler verebilmekti. Bende henüz 22 yaşındaydım ve tiyatro vesilesiyle genç arkadaşları kötü ortamlardan uzaklaştırabileceğimi düşünüyordum. Bir kişi bile kazansam benim için önemliydi. 20 kişilik bir ekiple çalışmalara başladık. O dönem Darıca Belediyesinin büyük desteği oldu. Çalışma alanı sağladılar bize.  Roza bu şekilde sanat hayatına merhaba demiş oldu. 

Tiyatro roza da ne gibi faaliyetleriniz var ? 

Öncelikle tiyatro faaliyetlerimiz var.  22  kişilik bir kadromuz var. Oyunlarımız bu kadronun mutfağından çıkıyor.  bu sene  Marmara bölgesinde  sahneleyeceğimiz oyunlarla bol bol seyirciyle buluşacağız. Bunun yanı sıra her ay ekip arkadaşlarımızla şiir dinletileri düzenleyeceğiz. Bu programları Roza cep sahnede gerçekleştireceğiz. 2009 yılından bu yana, aynı zamanda tiyatro ve drama kursları veriyoruz eşimle birlikte. Bu sene Tiyatro Roza’nın dışında Roza Sanat Merkezi’ni kurduk. Hayalden gerçeğe sloganıyla yeni bir yola çıktık. Tiyatro ve drama kurslarımızın yanı sıra artık bünyemizde bale, şan, keman, gitar, bağlama kursları da vereceğiz.  Ayrıca,  şuan küçük  öğrencilerimizden birini bir filmde başrol de yer almasını sağladık.

Kaç öğrenciniz var ?

Şuan tiyatro/drama kurslarımızda 50 öğrencimiz var. Kayıtlar yeni başladığı için net sayı vermem mümkün değil. 2009 yılından bu yana tiyatro/drama kurslarımızda 350-400 civarı öğrenci eğitim aldı

Velilerin tepkisi nasıl ?

Velilerimiz bizim eğitim sistemimizden çok memnun. Velilerimiz ve öğrencilerimizle aile gibiyiz. Eğitim dışında çok yoğun olarak toplu organizasyonlar yapıyoruz. Çocuklarımız büyük bir zevkle derslere geliyorlar. Şunu özellikle ifade etmek istiyorum, bizim eğitim anlayışımızda çocuk ticaret aracı değildir. Çocuk demek gelecek demektir. Sağlam ve donanımlı yetiştirilmesi gerekir. Bu sebeple bizde geleceğimize katkı sağlamak amacıyla çalışıyoruz. Bu işin manevi boyutu çok fazla. Gönül ister ki her çocuk drama/tiyatro dersi alabilsin. Çünkü, bu etkinlikler ile çocuklarımızın kendilerine olan özgüvenleri artıyor, toplum içinde daha rahat ve etkin iletişim kurabiliyorlar. Çok şükür bu zamana kadar öğrencilerimizde istediğimiz sonuçları hep aldık. Vicdanımız çok rahat. İşimizi layıkıyla yaptığımızı düşünüyoruz. Tabi velilere de çok büyük işler düşüyor. Farkında olmadan çocuklarını yanlış metotlarla yetiştirebiliyorlar. Bu noktada velilerimize destek olmaya çalışıyoruz. Bu ve bir çok sebepten dolayı velilerimiz bizleri seviyor v güveniyor.

 Gelelim tekrar tiyatroya. Bu güne kadar kaç oyun yönettiniz ? 

16 oyun yönettim. 

Bu benim için özeldir dediğiniz oyun hangisi ?

Bütün oyunlarımızın yeri ayrıdır ama bir var ki onun yeri çok farklıdır. Masumlar isimli sokak çocuklarının hayatını anlattığımız oyundan bahsediyorum. Bu oyunu küçük oyuncularımızla çıkardık. Çok inanılmaz bir oyundu.  

Yeni sezonu Kılıbık isimli oyunla açtınız. Peki niye Kılıbık ? 

Kılıbık geçen sene çıkaracağımız oyundu aslında.  ama elimizdeki mevcut oyunlardan dolayı  çıkaramamıştık. İnsanların sıkılmadan ve çocuklarıyla birlikte izleyebilecekleri  komik bir oyun olması sebebiyle tercih ettim. Galada seyirciden aldığımız tepkiler çok güzeldi. Tekrar oynanması yönünde yoğun bir talep geldi. Bu sebeple 27 Ekim’de Gebze Kültür Merkezinde tekrar kılıbığı oynayacağız. 

Kılıbık başka sahnelerde oynanacak mı ? 

Tabi ki oynanacak. Bir çok sahnede bol bol seyirci karşısında olacağız. 

Bu sezon başka hangi oyunlar var mı?

Olmaz mı. Kılıbıktan daha bomba bir oyun geliyor Kasım ayında. Davetsiz misafir isimli oyunumuzun provaları devam ediyor. İddia ediyorum ki bu sezonun oyunu davetsiz misafir olacak. O derece komik bir oyun yani. Diğer bir oyunumuzda Kültür Kültür isimli yine komedi türünde bir oyunumuz var ve sürpriz bir çok oyun da önümüzde aylarda seyirciyle buluşacak.

Oyuncu olmak için en önemli şart nedir?

Ben kendi ekibim için konuşacağım. En önemli şart disiplindir.  Prova günlerine çok büyük bir sıkıntı olmadığı sürece oyuncu bir fiil katılmak durumundadır. Bu konuda çok katıyımdır. Yani tiyatro yapacak kişi her şeyiyle tiyatroya hazır olması gerekiyor.  Disiplinin olmadığı yerde ne oyun çıkar ne de ekip ruhu oluşur. Kendi içimizde de bir takım kurallarım var. Ancak, bunlar mahremimiz olması sebebiyle söyleyemeyeceğim.

Kimler Tiyatro Yapar?

İsteyen herkes. Yani bana göre kişinin yetenekli olması gerekmez. Yeter ki ben bunu yaparım desin. Çalışında başarılmayacak bir şey yoktur.

Bir yönetmen olarak Gebze halkının tiyatroya bakış açısını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Özellikle Gebze halkı son 2-3 yıldır tiyatroya çok alıştı. Özellikle Osman Hamdi Bey sahnesinin açılması ve yapılan etkinlikler tiyatroya olan sevgiyi ve ilgiyi artırdı. Şunu özellikle ifade etmek istiyorum kapı kapı gezip insanları tiyatroya davet ediyorduk. Çünkü, eski kültür merkezi vardı ve burada fazla tiyatro programları yapılmıyordu, haliyle de insanların böyle bir alışkanlığı yoktu. Şimdi sadece Gebze de iki kültür merkezimiz var. Bunun yanı sıra Çayırova’da kültür merkezi var. Darıca ve Dilovası’nda da kültür merkezleri yapılıyor. Bunlar bizleri mutlu eden gelişmeler. Birde bu yapılar doğru insanlar tarafından idare edilirse tiyatro sevgisi artarak devam eder. Kültür Müdürlerine sesleniyorum. Tiyatro Roza olarak sanatsal faaliyetlerde her türlü desteği kendilerine vermeye hazırız. 

Destek aldığınız bir kurum var mı?

Hayır. Hiçbir kurumdan destek almıyoruz. Tabi şunu da hep söylüyoruz. Yerel ekiplere her zaman destek olmak gerekiyor. Gerek belediyeler, gerek sivil toplum kuruluşları destek olması gerekir. Kültür Merkezleri etkinliklerinde bölgemizin yerel ekiplerine de yer vermeli. Bizler anca bu şekilde daha çok gelişiriz. Bizler bölgemiz için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu zamana kadar destek almadan oyunlar çıkardık çıkarmaya da devam edeceğiz. Sloganımız Herkes için tiyatro. Yaşasın Tiyatro.