Son dönem Türk siyasi konuşma literatürüne Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kazandırılan bir cümle.
Bir olarak büyümenin önemini vurgulaması açısından her fırsatta ve her konuda kullanılabilecek bir cümle.
Milli ve manevi birliktelik, siyasi birliktelik, ekonomik birliktelik, temel hak ve hukuk alanlarında ki birliktelik.
Bir elin nesi var iki elin sesi var kabilinden.
2016 yılı ekonomik tedbirler açısından mali dönemini kapatmak üzere.
Önümüzdeki günlerde toplu sözleşmeler var yani.
Sözü dolandırmadan konuya gireceğim.
Sendikal birliktelik.
Öyle bir konu ki sendikacılık her fırsatta suiistimal edilebilen, hatta siyasi malzeme olarak kullanılabilen bir yapı.
Esasen emeği geçen her kişinin bilmesi, tatbik etmesi elzem bir konu.
Sendikalı olmak. Ama nasıl?
Malum. Her iş kolunun çeşitli isimler altında çeşitli sendikaları var.
Ve bir çok işçi ya da memur bunlardan birine üye olmuş.
5188 sayılı kanun ile devlet tarafından tanınan en doğal haklarından biri.
Organize olarak iş güvenliği, yasal hakları hakkında hukuki bir zeminle devlete ulaşabilmek.
Hakkını talep etmek.
Buraya kadar her şey çok güzel.
Tabi ki çalışan haklarını alsın, işine yüzü gülerek gelsin.
Eminim ki memleketin yönetiminde söz sahibi olanlar da bunu istiyorlar.
İşlerini zorlaştıran sadece ekonomik şartlar.
Bunu da bir masa etrafında taraflar oturarak tabiri caiz ise kıyasıya bir pazarlıkla aşmaya gayret ediyorlar.
Memnuniyet mi? Orası muamma.
Bizim de ilgilendiğimiz nokta burası değil.
Aklıma her zaman şu soru takılmıştır; 'Sendikal başarı için mi sendikacılık, hakların kazanılması açısından üyelere göre mi sendikacılık? Devlete karşı cürüm oluşturulmadığı sürece sendika adının hükümet nezdindeki kabul edilebilirliği nedir?'
İşte püf noktası burası.
Bence sendikaların isimlerinin, yelpazenin neresinde olduklarının, veya bazı kişiler tarafından desteklenen sendika olmalarının hiç önemi yok.
Salt çoğunluk nerede ise orada olmalı çalışanlar.
Her sendika bir taraftan çeker kıyasıya bir savaş ortamı yaratılırsa, çalışan hakkını alamaz, sendika aidatını da ödediği ile kalır.
Bu nedenle çalışanlara acizane tavsiyem.
Parçalanmayın.
Bir olun, iri olun, diri olun.
Benden söylemesi…
