“Bilişim değil soygun vadisi”

Gebze’ye bağlı Muallimköy’deki Bilişim Vadisi arsa spekülasyonları üzerinden uzun süre gündeme gelmişti. Söylentilere dair CHP Gebze İlçe eski Başkanı Avukat Recep Dursun hayli dikkat çeken bir paylaşımda bulundu. Dursun, “Bilişim Vadisi değil rant ve soygun vadisi” başlığıyla yaptığı paylaşımda şu görüşlere yer verdi: 

“Gebze/Muallimköy’de yapılan/yapılacak Bilişim Vadisi için kamulaştırma alanında kalan vatandaşlara ait parsel maliklerine inanılmaz oyun oynanıyor.

Sahneye konan oyunun figüranlarından birisi de Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığıdır.

Bu soygun, vurgun ve talan anlayışından bilimde çıkmaz, bilimsellikte!

Akıl tutulması yaşayanların kuracağı "..Bilişim Vadisinden.."de halka bir fayda çıkmaz!

Neden mi?

Anlatalım o zaman!..

Bilişim Vadisi kamulaştırma alanı içinde kalan müstakil parseller;

1-İmar uygulmasına tabi tutulmuş, ;

2-Herbir parselden yüzde 35-40 kadar düzenleme ortaklık payı kesilmiş ;

3-Yerine göre 40 veya 50 kadar müstakil parseller tevhit ile ada haline dönüştürülmüş,;

4- Her parselden alınan Düzenleme Ortaklık Payları Muallimköy Bilişim Vadisi A.Ş'ye (bedelli veya bedelsiz) devredilmiş ;

5- Ada haline dönüştürülen büyük parsellere devredilen düzenleme ortaklık payı sebebiyle hissedar yapılmış ;

6-Vatandaşlara ait parseller/hisseler Bakanlar Kurulu kararı ile kamulaştırılması yerine, imar oyunları ile hissedar yapılan Bilişim Vadisi A.Ş tarafından diğer hissedarlar aleyhine İzaleyi Şu'yu yani ortaklığın satış yoluyla sona erdirilmesi davası ikame edilmiştir.

7- Muallimköy Bilişim vadisi A.Ş rayiç bedelle kamulaştırma yapmaktan kaçıp dava yoluyla parsel maliklerinden yarı fiyatına satın almak yolunu tercih etmesi tek kelime ile "..Hakkın Kötüye Kullanılmasıdır. ."

8-Zira şirket davayı, ortaklarla anlaşıp biraraya gelip hisseleri ayıramama sebebine dayandırmıştır.

ŞİMDİ DE ŞU SORULARIN CEVABININ VERİLMESİNİ İSTİYORUZ.

Hissedarların hepsi ayrı parsel maliki iken ve ayrı olması gerekiyor ise neden imar uygulaması ile parselleri birleştirdiniz?

Madem bu parseller bilişim vadisi kamulaştırma alanında kalmakta ise neden kamulaştırma yapıp vatandaşa rayiç bedel ödemiyorsunuzda daha düşük bedelle almak için izaleyi şu'yu davası açıyorsunuz?

Varsayalım izaleyi şu'yu sonucu ihale ile bu parsellerin üçüncü kişilere satılması sonrasında kamulaştırmaktan vaz mı geçeceksiniz?

Vazgeçmeyip kamulaştıracak iseniz neden bu davayı açıp vatandaşın yargılama giderleri ile avukat ücretlerini ödemeye zorlayıp mağdur etme yolunu tercih ediyorsunuz?

Yoksa bu davalar ile yarı bedelle şirketinize veya sizlerin önceden belirlediğiniz kişi veya rantçıların eline geçmesini sağlayarak haksız zenginleşmelerini mi sağlamak istiyorsunuz?

Veya sizin ego,kibir veya mutluluğunuz vatandaşın mağduriyetinden mi geçiyor?.