Bakan Soylu’dan Yeni Zelanda Açıklaması

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Yeni Zelanda'da camide ibadet eden insanları, 49 kişiyi, bir terörist şehit etti. Ama bildiğimiz sefil terörist profilinde değil. Dikkat edin yaptığı işi kameraya alacak kadar sadist, ama bir o kadar da profesyonel, yüksek bir operasyon eğitimi gerektiren bir eylemi gerçekleştiren bir terörist profili var." dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Eskişehir'de bir otelde şehit ve gazi aileleri ile bir araya geldi. Düzenlenen programda bir açıklama yapan Bakan Soylu, Yeni Zelanda'da Müslümanlara yönelik yapılan saldırıyı hiçbir vicdanın kabul etmeyeceğini ifade etti. Bakan Soylu, "Bakınız 35-40 yıl öncesine kadar dünyadaki sıcak çatışma alanlarının sadece dörtte biri İslam ülkelerindeydi. Ancak maalesef git gide artar bir ivme ile bugün yeryüzünde savaş, iç savaş, askeri darbe, mezhep savaşı veya işgal niteliğindeki neredeyse bütün sıcak çatışmalar İslam coğrafyasındadır. Dünya nüfusunun yüzde 22'sini oluşturan Müslümanların sıcak savaşla ilgili nasibi yüzde 100'e ulaşmıştır. Bunu İslamofobi üzerinden yönetiyorlar." diye konuştu.

Bakan Soylu, şunları kaydetti: "İşte bugün Yeni Zelanda'dan hiçbir vicdanın kabul etmeyeceği bir haber aldık. Camide ibadet eden insanları, 49 kişiyi, bir terörist şehit etti. Ama bildiğimiz sefil terörist profilinde değil. Dikkat edin yaptığı işi kameraya alacak kadar sadist ama bir o kadar da profesyonel, silahından aracına kadar her şeyi gayet modern, düşünülmüş, hesaplanmış ve yüksek bir operasyon eğitimi gerektiren bir eylemi gerçekleştiren bir terörist profili var. Olayın sebepleri, sonuçları, kriminal durumu hakkında pek çok araştırma ve iddia ortaya konabilir. Ama hiç kimse bu olayın öyle münferit bir olay, psikolojik rahatsızlık sonucu sivil bir insanın yaptığı öngörülemez bir olay olduğunu iddia etmemelidir. Bu olayın her yerinde mesaj var ve bu mesaj bizimle ilgilidir. Bunu görmemek mümkün değildir. Kıymetli kardeşlerim bunu anlatmaktaki muradım şudur: Bizler doğru taraftayız. Geçmişimize, dinimize, inancımıza, tarihimize ve vicdanımıza uygun bir hayat yaşıyoruz."