Araç Değer Kaybı Danışmanı

Trafik içerisinde kurallara uymama, dikkatsizlik ya da yorgunluk gibi sebeplerle her gün çok sayıda maddi hasarlı, yaralamalı ve zaman zaman da ne yazık ki ölümle sonuçlanan trafik kazaları gerçekleşiyor. Bu yazımızda trafik kazaları sonucunda hasar gören araçların uğramış oldukları değer kaybı konusu üzerinde durmaya çalışacağız.

İki ya da daha fazla taraflı olarak gerçekleşen trafik kazası sonucunda tam kusurlu başka bir ifade ile %100 kusurlu olmayan aracın uğramış olduğu hasardan dolayı ikinci el piyasasında uğramış olduğu değer düşüklüğüne araç değer kaybı denir. Araç değer kaybı, hukukumuza Yargıtay’ın yerleşik içtihatları ile girmiş daha sonra Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları içerisinde yerini almıştır.

Bugün vatandaşlarımız sigorta hukuku alanında ne yazık ki yeterli seviyede hak ve sorumluluklarını bilmemektedir. Bu da gerçekleşen bir kaza sonucunda hak kayıplarına neden olduğu gibi zararın daha da artmasına sebebiyet verebilmektedir. Araç Değer Kaybı Danışmanı olarak bizler kurulmuş olduğumuz günden bu yana tecrübemiz ile tüm mağdur ve kazazedelere yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Araç değer kaybı, bir maddi tazminat çeşidi olup birtakım şartları bulunmaktadır. Araç değer kaybı hesaplama işleminde bu şartların taşınıp taşınmadığı ilk başta dikkate alınmaktadır. Bu şartlara göre; araç değer kaybı hesaplaması yapılmasını istenen aracın gerçekleşen kazada tam kusurlu yani %100 kusurlu olmaması gerekmektedir. Bu aracın gerçekleşen kaza anında 165.000 kilometreyi geçmemiş olması gerekmektedir. Genel Şartlara göre 0-15.000KM arasındaki araçların değer kaybı hesaplamasında kilometre tenzili yapılmazken 15.000KM’den 165.000KM’ye kadar kilometre arttıkça denklemde kilometre katsayısı sıfıra yaklaşırken 165.000KM ve sonrasında sıfır olduğu için değer kaybı alınamamaktadır. Onarım ya da değişim gören parçaların; plastik-cam sökülüp takılabilir parçalardan ya da mekanik aksamdan olmaması gerekmektedir. Bu çerçevede tampon, far, stop lambaları, plastik çamurluk, motor aksamı gibi parçalar he ne kadar hasar görse de bu parçalar değer kaybı hesaplamasına dahil edilememektir. Üzülerek belirtiyoruz ki bu durum sigorta sektöründeki ve mevzuatındaki içler acısı durumun da bir yansımasıdır. Son olarak hasar gören parçanın daha önceden başka bir kazada hasar görüp onarım ya da değişim işlemine tabi olmamış olması gerekmektedir. Buradaki mantık; bir aracın ilgili parçasının uğramış olduğu hasar neticesinde yalnızca bir kez değer kaybedebileceğidir. Bir parçadan iki kez değer kaybı alınamayacaktır. Sonuç olarak araç değer kaybı aracın iskeletinde yer alan kaporta aksamından; kapı, kaput, marşpiyel, çamurluk, şase gibi parçaları üzerinden hesap edilmektedir.

Araç değer kaybı, kusurlu olan aracın sürücüsünden ve sahibinden alınabileceği gibi yine aynı aracın sigorta şirketinden de alınabilmektedir. Sigorta şirketleri özellikle son dönemlerde ticari faizin yasal faize göre kat kat artması sonucunda değer kaybı tazminatlarını ödemekten kaçınmaktadır. Bu durum da kişilerin zararlarını tazmin etmesini güçleştirmektedir. Bu durumlarda da mağdurlara önerimiz araç değer kaybı davası açarak tazminatlarını tahsil etmelerini öneriyoruz.

Araç Değer Kaybı Danışmanı olarak, öncelikle geçirmiş olduğunuz kaza neticesinde aracınızda oluşan değer kaybını alanında tecrübeli kara araçları eksperimize hesaplatıyoruz daha sonra sigorta şirketine sizin adınıza yasal başvuru ve ihtar sürecini takip edip gerektiğinde de uzman avukatlarımızla araç değer kaybı davası yoluyla maddi tazminatınızı tahsil ediyoruz. Araç Değer Kaybı Danışmanı’na 0542 65 65 900 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz.